Günlük hayatımızda zaman zaman istemeden aklımıza bazı düşünceler gelebilir. Bu düşünceler kimi zaman sıradan, kimi zaman da bizi rahatsız edici nitelikte olabilir. İntrüzif düşünceler, kişinin zihnine istemsiz bir şekilde giren ve çoğunlukla benliğiyle çeliştiği için kaygı uyandıran düşüncelerdir. Özellikle son yıllarda birçok insan bu kavramı daha sık duymaya başlamış ve “Benim aklıma gelen bu garip düşünceler normal mi?” diye merak etmeye başlamıştır. Bu yazıda intrüzif düşünceleri detaylı bir şekilde ele alacağız: nedir, neden olur, obsesyonlarla ilişkisi nedir, kimlerde görülür ve en önemlisi nasıl başa çıkılır?
İntrüzif düşünce (İngilizce: intrusive thought), bireyin zihnine aniden ve kontrolü dışında gelen, rahatsızlık veren, genellikle benliğe ters düşüncelerdir. Kişi bu düşünceleri isteyerek üretmez, hatta çoğunlukla onlardan kurtulmaya çalışır. Ancak düşünceler tekrar tekrar zihne gelir ve bu durum kişide kaygı yaratır.
Bu örneklerden de anlaşılacağı üzere intrüzif düşünceler, kişinin karakteriyle, değerleriyle veya gerçek niyetiyle uyumlu değildir. Yani bu düşüncelerin zihne gelmesi, kişinin onları gerçekten isteyeceği ya da yapacağı anlamına gelmez.
Birçok kişi intrüzif düşünceler yaşadığı için kendini suçlu ya da “anormal” hissedebilir. Oysa araştırmalar, insanların %80’inden fazlasının hayatlarının bir döneminde istemsiz, rahatsız edici düşünceler deneyimlediğini göstermektedir. Yani intrüzif düşünce görmek aslında çok yaygın bir durumdur.
Buradaki fark şudur:
İşte bu ikinci grupta, özellikle Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) gibi durumların gelişmesi daha olasıdır.
Sıklıkla karıştırılan iki kavram vardır: intrüzif düşünce ve obsesyon.
Örneğin; ocağı kapatıp kapatmadığını bir kez düşünmek intrüzif bir düşüncedir. Ancak defalarca ocağı kontrol etme ihtiyacı hissetmek, obsesif bir belirtidir.
İntrüzif düşüncelerin tek bir nedeni yoktur. Birçok biyolojik, psikolojik ve çevresel faktörün bir araya gelmesiyle ortaya çıkabilir:
İntrüzif düşüncelere sahip olan bireylerde şu belirtiler gözlemlenebilir:
İntrüzif düşüncelerle başa çıkmak zorlayıcı olabilir, ancak çeşitli yöntemler bu süreci kolaylaştırabilir.
İlk adım, bu düşüncelerin normal olduğunu ve onları düşünmenin sizi kötü bir insan yapmadığını fark etmektir. Bastırmaya çalışmak, genellikle düşüncelerin daha çok akla gelmesine yol açar.
Düşünceyi yargılamadan, sadece zihninizden geçen bir misafir olarak görmek faydalı olabilir. Mindfulness (farkındalık) teknikleri bu noktada etkilidir.
“Bu düşünce aklıma geldi, o zaman ben böyle bir insanım” demek yerine “Bu sadece zihnimin ürettiği geçici bir düşünce” demek rahatlatıcı olabilir.
Eğer intrüzif düşünceler günlük yaşamınızı olumsuz etkiliyorsa, bir psikolog veya psikiyatrdan destek almak önemlidir. Özellikle Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), intrüzif düşüncelerle baş etmede oldukça etkilidir.
1. İntrüzif düşüncelerim varsa psikolojik sorunlu muyum?
Hayır. İntrüzif düşünceler çok yaygındır ve tek başına bir bozukluk göstergesi değildir. Ancak yoğun ve sürekli hale gelirse profesyonel destek gerekebilir.
2. Bu düşünceleri yaşamak onları yapacağım anlamına mı gelir?
Kesinlikle hayır. İntrüzif düşünceler benliğe yabancıdır. Yani sizin kişiliğinizle, değerlerinizle çelişir.
3. İlaç tedavisi gerekli mi?
Her durumda gerekli değildir. Hafif vakalarda terapi yeterlidir. Ancak yoğun OKB belirtileri varsa psikiyatrist ilaç tedavisi önerebilir.
İntrüzif düşünceler, kişinin zihnine istemsizce giren ve genellikle rahatsız edici içerikler taşıyan düşüncelerdir. Bu düşüncelerin varlığı sizi kötü, anormal veya tehlikeli biri yapmaz. Onları bastırmaya çalışmak yerine, anlam yüklemeden gözlemlemek ve gerekiyorsa profesyonel destek almak en sağlıklı yoldur.
Unutmayın: Zihniniz size her türlü düşünceyi getirebilir, ama bu düşünceleri nasıl yorumlayacağınız ve onlarla nasıl başa çıkacağınız sizin elinizdedir. Eğer bu düşünceler hayatınızı zorlaştırıyorsa, bir uzmandan destek almaktan çekinmeyin.
Unutmayın, intrüzif düşüncelerle mücadele etmek yalnızca sizin yaşadığınız bir durum değil; pek çok insan benzer süreçlerden geçiyor. Bu düşünceler sizi tanımlamaz ve onların üstesinden gelmek mümkündür. İçsel gücünüze güvenin, kendinize karşı sabırlı olun ve gerekirse profesyonel destek almaktan çekinmeyin. Doğru yöntemlerle zihninizi daha huzurlu, yaşamınızı daha dengeli hale getirebilirsiniz.
Siz de bu sorunu yaşıyor ve bir uzmandan destek almak istiyorsanız randevu oluşturabilirsiniz. Hiçbir sorun çözümsüz değildir.
Uzmanlıklar:
Kaygı (Anksiyete) Bozuklukları , Obsesif Kompulsif Bozukluk , Depresyon ve MutsuzlukTerapi: Derin Bir Soluğun İlk Nefesi
Oyun Terapisinin Çocuk Gelişimindeki Rolü
TERAPİYE BAŞVURMAYI GECİKTİREN YANLIŞ İNANIŞLAR