1. Uzman
  2. Handan GEZER
Handan GEZER

Handan GEZER

Uzman Psikolojik Danışman

Uzmanlıklar: Kaygı (Anksiyete) Bozuklukları , Yasal Konular / İşlemler / Adli Psikiyatri , İlişki / Evlilik Problemleri
Uzmanlıklar: Kaygı (Anksiyete) Bozuklukları , Yasal Konular / İşlemler / Adli Psikiyatri , İlişki / Evlilik Problemleri
Online Terapi
süre 50 dk
ücret 1200
Yüz Yüze Terapi
süre 50 dk
ücret 1200

Hakkında

Lisans eğitimini, Uludağ Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık bölümünde tamamladım. Daha sonra Adli Bilimler (Adli Psikoloji) Yüksek Lisans (Master) Programını tamamladım. Kognitif ve Davranışçı Terapiler Derneği Başkanı Prof.Dr.Mehmet Z.Sungur ve Dernek Eğitmenleri tarafından verilen (IACP), (EABCT), ACT( Academy of Cognitive Therapy) onaylı Kognitif(Bilişsel) ve Davranışçı Terapi eğitimini tamamladım.İstanbul Adliyesi'nde Yeminli Bilirkişi olarak görev yapmaktayım.Çalıştığım alanlar: özellikle yetişkinler ve ergenler olmak üzere, duygusal çöküntü, mutsuzluk, Sosyal kaygı ve gerginlik, Genel kaygı ve evham, Stresle başa çıkma, Kaygıyla başa çıkma, Kişilerarası ilişki problemleri, Ayrılma ve terk edilme sorunları, İlişkilerde bağımlılık, İş yeri sorunları, Kendine güven sorunları, Uyum sorunları vb. konulardır.Mesleki platformda; Türk PDR Derneği, EMDR Derneği ve Kognitif ve Davranışçı Terapiler Derneği'ne üyeyim.

Danışmanlık/Terapi Süreci Hakkında

Her birimizin Anne karnında başlayan hayat yolculuğu bebeklik, çocukluk, gençlik, olgunluk ve yaşlılık sürecinde devam ediyor. En büyük arzumuz siz değerli danışanlarımızın ‘hayat serüveninde’ tıkanıklıklarınızı çözebilmenize, ilişkilerinizi sağlıklı bir şekilde sürdüre bilmenize ya yaşam kalitenizi arttırabilmenize yardımcı olabilmektir.

Bir psikolojik rahatsızlığınızın olduğunu düşünmek için en az dört belirtisinin iki hafta ve daha üzere sürede kişinin de görülmesi gerekmektedir bu belirtilerin yaşam kalitesini düşürme seviyesi kişinin terapiye gelme ihtiyacını belirler, eğer yaşam kaliteniz normal hayatınızı sürdürebilecek seviyenin altına düştüyse bir uzman desteği almanız önemlidir.

Psikolojik desteğin süresi ortak alınan kararlara ne kadar uyulduğu ve yaşanılan zorluğun boyutuna göre değişkenlik gösterir böyle bir hizmet almak istiyorsanız bunu süreç olduğunu bilmek gerekmektedir.


Çalışma Grupları

Çift & Partner Ergen (12-18) Okul Öncesi Çocuk (0-6) Yetişkin (18-65) Çocuk (6-12) Yetişkin (65+)

Terapi Yaklaşımları

Kabul ve Kararlılık(ACT) Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) Bilişsel Davranışçı Aile Terapisi Çözüm Odaklı Aile Terapisi Davranışçı Terapi Bilişsel Terapi (CPT) Diyalektik Terapi (DBT) Mindfulness Temelli Bilişsel Terapi (MBCT) Şema Terapi

Eğitimler

Üsküdar Üniversitesi - Yüksek Lisans - Klinik Psikoloji Uludağ Üniversitesi - Lisans - Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik

Sertifikalar

Bilişsel Davranışçı Terapi (bdt) - Kognitif Ve Davranış Terapileri Derneği - 1.1.2022 Turkısh Association Of Cognitive And Behavloural - Kdt Derneği - 1.1.2024

Blog Yazıları

KANSER HASTASININ PSİKOLOJİK TEDAVİSİ

Eğer bir kanser hastası kendisini devamlı mutsuz hissediyorsa, yoğun bir isteksizlik içerindeyse ve eskiden zevk aldığı şeylerden artık zevk alamıyorsa bu, dikkate alınması gereken bir durumdur. Kanser hastalarında psikoterapi hastalığın fiziksel tedavisinin tamamlayıcıdır. Tedavinin bütünleyici ve ayrılmaz bir bölümüdür. Kişiye, hastalığın tipine, evresine, psikososyal çevreye göre değişmekle beraber, kanser hastalığı zaten psikolojik zorlanma ve bozukluklara yol açma potansiyeli en yüksek olan hastalık gruplarındandır.Kanserde psikolojik tedavi girişimleri; bireysel psikoterapi, psikolojik eğitim veya psikoterapotik yollarla kanserle baş etme davranışını geliştirmek için uygulanan sistematik çabalardır. Genel amacım; morali, kendine güveni ve baş etme yetisini arttırırken, sıkıntıyı ve ruhsal sorunları azaltmaktadır. Ayrıca; bireyin hastalıkla savaşırken kontrol duygusunu geliştirmek ve karşılaştığı sorunları çözmede pratik çözümler gösterebilmek, kızgınlık, öfke, suçluluk gibi duygu ve tepkilerin serbestçe ifade edilmesini ve hastalıkla ilgili düşüncelerin anlatılmasını cesaretlendirmek, psikolojik ve sosyal uyumu sağlayarak yaşam kalitesini arttırmak, hasta ile aile ve sosyal etkileşim alanları arasındaki etkileşimi güçlendirmek psikoterapinin amaçlarım arasında sayılabilir.Terapi sürecinde hasta ile psikoterapötik ilişkide duyguların, tutumların, düşüncelerin serbestçe ifade edilmesi birincil ve temeldir. Sorunu çözmeye dönük girişimler ancak bu aşamadan sonra mümkündür. Hastanın bir birey olarak anlaşıldığını deneyimlemesi en önemli unsurdur.Hastanın ruhsal durum değerlendirmesinde, biyopsikososyal formülasyon tanımlandıktan sonra hastalığa özgül reaksiyonlar ve sorun alanları değerlendirilir.Bu sorunların en yaygın olanları şöyle özetlenebilir.•Fiziksel sorunlar (örn; bulantı, ağrı, letarji, kilo kaybı, organ kaybı)•Kanser tipiyle ilişkili olmayan kanserde yaşanan genel sorunlar (örn; çaresizlik, umutsuzluk duyguları, ölüm korkusu, nüks korkusu, gelecek endişesi, belirsizlik)•Ruhsal ve duygusal bozukluklar (örn; kaygı, suçluluk, kızgınlık, öfke duyguları, depresyon)•Zihinsel işlevlerde bozulma (örn; dikkat azlığı, bellek kusurları)•İlişkisel ve psikososyal sorunlar (örn; eş ile ilişkiler, rol sorunları, iletişim güçlükleri, işteki değişiklikler, sosyal geri çekilme ve izolasyon)Her hastada bu sorun alanları, bunların hastalıkla bağlantısı, kişinin bu sorunlara atfettiği anlam ve önem değerlendirilir.Genellikle başlangıçtaki şaşkınlık, inkar ve çözülmeden sonra, birçok hastada şu ya da bu şekilde bir uyum ve baş etme stili gelişmektedir. Kanserde ortaya çıkan psikopatalojide en önemli unsur yaşamın tehdit edilmesidir. Hastaların oraya koydukları çeşitli (algısal) uyum stilleri (inkar, fatalizm, mücadeleci tutum, çaresizlik, umutsuzluk, kaygılı meşguliyet ve bekleyiş) belirli düşünce, duygu ve tutumların gelişmesine yol açar. Hastalık, belirtileri ve tedaviler belirli bir bakış açısı içinde yorumlanır. Bunların hepsi, kişinin dünyadaki varoluşunu etkileyebilecek durumlar olduğundan kişiyi çok kaygılandırıyor. Çaresizlik-umutsuzluk yaşayan bir hasta, tanıyı ölüm cezası gibi yaşar ve yapılabilecek hiçbir şeyin olamayacağını ve ölümün hemen gerçekleşeceği gibi düşünce içine girer. Hastalığın gidişine ilişkin olumlu göstergeleri küçümser, en sık olumsuz bilgiyi felaketçi algılar. Tedavi basamaklarını ‘'ya hep ya hiç ‘', ‘'siyah-beyaz'' keskinliği içinde yorumlar. Her uyumu bozan stilinin, belirli bir düşünce stili vardır. Böylece olumsuz negatif düşünceler gelişir. Bu düşünceler hem duygusal gerginlik, elem yaratır, hem de hastanın etkili baş etme yöntemlerini geliştirmesini ve tedavide uyumunu güçleştirir. Olumsuz düşünce ve tutumlar, gerçeği ve yaşamı daha da karamsar ve umutsuz algılamaya yol açar. Genelde fiziksel hastalıklarda ve daha özelde kanserde ortaya çıkan duygusal tepkilerde, algısal süreçler birincidir. Kanserde ortaya çıkan depresif durum başta olmak üzere psikopatolojide, önce felaketçi algı ve hastalığa geleceğe ilişkin çaresizlik düşünceleri ve olumsuz otomatik düşüncelerin yaygınlaştırılıp, genelleştirilmesi görülmekte, duygulanma ilişkin acı, elem, kaygı yaşantılaması bu algılara ikincil ve paralel gelişmektedir.Kanser hastalarında psikolojik tedavinin amaçları şöyle özetlenebilir:•Psikolojik morbiditeyi düzeltmek ve azaltmak•Mücadele ve yaşama güç ve dürtüsünü arttırıcı, kansere ruhsal-davranışsal uyumu güçlendirmek•Hastalıkta ve yaşamlarında kendi denetimlerinin olduğu duygusunu geliştirip arttırmak, aynı zamanda kanser tedavilerinde etken katılımı sağlamak•Hasta ile aile ve sosyal etkileşim alanları arasındaki iletişimi güçlendirmek•Kanserle ilişkili fiziksel ve psikolojik sorunlarla baş edebilmek, etkin yöntemleri ve tutumları geliştirmek•Kızgınlık, öfke, suçluluk vs. gibi (örtülü) duygu ve tepkilerin serbestçe ifade edilmesini ve hastalıkla ilgili düşüncelerin anlatılmasını cesaretlendirmek•Gelecekte ve varoluşla ilgili bilinmezlikte baş etme yolları incelemek.•Psikolojik ve sosyal uyumu sağlayarak yaşam kalitesini arttırmak•Kaygı, depresyon, felaketçi tepkiler ve diğer psikiyatrik belirtileri düzeltmek Psikolojik destek almak, hastanın korku ve kaygılarını azaltarak yaşam kalitesini yükseltiyor dolayısıyla hastalığıyla daha iyi başa çıkabiliyor. Böylece hastanın ileride daha şiddetli bir psikolojik bozukluk yaşamasını da önlemiş oluyor. Beden ve zihin birbiriyle sürekli iletişim halindedir. Psikolojinin olumlu olması, bedeni de olumlu bir şekilde etkiliyor. Örneğin, kendinizi mutsuz hissettiğiniz bir anda başınız ağrırsa, mutlu olduğunuz bir ana göre bu ağrıyı daha şiddetli hissedersiniz. Olumlu düşünmek bağışıklık sisteminizi de olumlu bir şekilde etkiliyor. Hiçbir insan sürekli çok mutlu, kaygısız, neşeli, enerjik vb. olamaz. Kanser hastalığının yukarıdaki özellikleriyle insana kendini kötü hissettirme olasılığı çok yüksek. Önemli olan kötü hissedilen zamanların mümkün olduğunca azaltılmaya çalışması.Kanser hastaları doktorları tarafından farklı bir şekilde yönlendirilmedikçe mümkünse hayatlarına yeni bir şeyler sokmaya çalışmalılar. Bu yenilik; yeni bir yerin görülmesi olabileceği gibi, yeni bir aktivite edinmek ya da yeni insanlar tanımak da olabilir. Kanser hastalığı insanları sadece olumsuz yönde etkilemiyor. Kanser hastaları bu hastalıkla baş ederken, fark etmeseler de daha güçlü bir insan olmayı öğreniyorlar. Hatta tedavisi biten kanser hastaları ve yaşamlarını eskisinden bile daha kaliteli ve zenginleşmiş bir şekilde sürdürebiliyorlar. Olumlu düşünmek bağışıklık sisteminizi de olumlu bir şekilde etkiliyorHandan GEZERUzman Adli Psikolog/ Psikolojik Danışman

Devamını Oku

Adresi

Çamlık, İkbal Cd 149C, 34774 Ümraniye/İstanbul, Türkiye

Uzmanin Adresi

Danışan Yorumları

Soru - Cevap

Ayrılık

H... ... - 23 ay önce
Merhaba sevgilimden ayrıldım geri barışıp barışmayacağımız muamma bu yaz evlenme hayali kurduk ayrıldık onda param var onda kalmasini istemiyorum evlilik icin biriktirmiştik fazla bir para 5 10 krş deil ondan nasil isteyebilirim istesem hemen verir altin yaptik yukselir diye vermemisti istesen atarim dedi ayrilik yasiyoruz diye dusunemem dedim simdi alacam biriyle konustugunu dusunuyorum sizce en dogru sekilde hangi cumleleri kullanarak isteyebilirim ona paragoz oldugumu dusundurmeden
Yanıtları Göster (1)
Toplam 1 soru.