1. Uzman
  2. Mihrinaz Eda KAYĞUSUZ
Mihrinaz Eda KAYĞUSUZ

Mihrinaz Eda KAYĞUSUZ

Psikolojik Danışman

Uzmanlıklar: Kişilerarası İletişim Problemleri , Panik Atak , Sosyal Fobi
Uzmanlıklar: Kişilerarası İletişim Problemleri , Panik Atak , Sosyal Fobi
Online Terapi
süre 45 dk
ücret 1100
Yüz Yüze Terapi
Hizmet vermiyor

Hakkında

Merhaba, İzmir Demokrasi Üniversitesi psikolojik danışmanlık ve rehberlik bölümü onur öğrencisi olarak mezun oldum. Öğrenim görürken pek çok kuruluşta gönüllü ve zorunlu stajlar yaparak mesleki anlamda kendimi geliştirmeye çalıştım; 5 ay kadar danışmanlık merkezinde gönüllü stajımı tamamladıktan sonra 4.5 ay ilkokul, 4.5 ay lise kademesinde Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullarda zorunlu stajımı tamamladım. Öğrenim hayatım boyunca farklı topluluklara katılarak aktif bir süreç geçirdim. Lisans hayatımın son senesinde Dr. Mine MUYAN YILIK süpervizörlüğünde danışanlarla çalışarak danışmanlık becerilerimi geliştirdim. Mezun olduktan sonra ilkokul ve ağırlıklı olarak ortaokul grubunun bulunduğu bir dershanede kurum psikolojik danışmanı olarak çalışmaya başladım. Şu an aktif olarak online ya da yüz yüze danışan görmekteyim. Prof.Dr. Ebru Şalcıoğlu tarafından verilen ileri düzey bilişsel davranışçı terapi eğitimi aldım

Danışmanlık/Terapi Süreci Hakkında

Terapiyi birlikte çıkacağımız bir yolculuk olarak düşünebilirsiniz. Ben bu süreçte doğru sorular sorarak sizin farkındalığınızı arttırmaya, güçlü yönlerinizi keşfettirmeye ve sorun olarak algıladığınız duruma ilişkin farklı bakış açıları kazanmanıza yardımcı olacağım. Bu süreçte bazen zorlandığımız, kendimizi kötü hissettiğimiz anlar olabilir bu anların iyileşmeye giden yolda değişim ve gelişimi için önemli olduğunu unutmamalıyız. Böyle anlarda bu yola neden çıktığımızı kendimize hatırlatmalı ve gerçek bir değişim için kararlı olmalıyız. Ben bu yolculukta sizi koşulsuz kabul, saygı ve empati ile size eşlik ediyor olacağım.


Seanslarımı genel olarak bilişsel davranışçı terapiler ilkeleriyle yürütüyorum. Fakat bununla beraber sizlerin ihtiyacına yönelik olarak kısa süreli çözüm odaklı terapi, adleryan terapi ve birey merkezli terapilerden de yararlanıyorum süreç içerisinde eklektik bir yaklaşımla seanslarımı yönlendiriyorum. 16 yaş ve üzeri danışanlara online ya da yüz yüze danışmanlık hizmet veriyorum. Online seanlarımız Google meet uygulaması üzerinden sesli ve görüntülü olarak ilerlemektedir. Psikolojik danışma süreci Gizlilik esasına dayalı olarak ilerler. Seanslarımız yaklaşık olarak 50 dakika sürmekte ve haftada bir olacak şekilde ilerlemektedir. Sizin ihtiyacınıza yönelik olarak seans sıklığı arttırılabilir ya da azaltılabilir buna süreçte birlikte karar veriyoruz.


  • Aklınıza takılan tüm sorularınızı bana ***** adresinden iletebilirsiniz. Sevgiyle kalın.



Çalıştığım Konular:


  • Panik Bozukluk, Agorafobi, Sosyal Kaygı
  • Travma Sonrası Stres Bozukluğu ( Trafik kazası, Deprem, Cinsel İstismar, İşkence, Ev içi şiddet vb. Travmatik olaylar)
  • Obsesif-Kompulsif Bozukluk
  • Yaygın Kaygı Bozukluğu
  • Duygusal Yeme
  • Beden Algısı ve Bedene İlişkin Olumsuz Tutumlar
  • Mükemmeliyetçilik
  • Özşefkat ve Öz Farkındalık
  • Duygu Düzenleme
  • Tükenmişlik Hissi
  • Erteleme Davranışı
  • Tekrarlayan Olumsuz Düşünceler
  • Uyum Sorunları (Ülke şehir değişikliği, evlilik, boşanma, emeklilik, mezuniyet)
  • İlişki Sorunları ve Bağlanma
  • Kişilerarası Sorunlar
  • Özgüven Problemleri
  • Zaman Yönetimi
  • Değersizlik, Yetersizlik, Başarısızlık, Sevilmeme Hisleri
  • Özgül Fobiler (Hayvan korkusu, Uçağa binme korkusu, Araba kullanma korkusu vb.)

Çalışma Grupları

Yetişkin (18-65)

Terapi Yaklaşımları

Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) Adleryan Terapi Eklektik Terapi Gestalt Terapi Kısa Süreli Çözüm Odaklı Terapi (SFBT) Kültüre Duyarlı Terapi Pozitif Psikoloji Varoluşcu Terapi Danışan(Birey) Merkezli Terapi Mindfulness Temelli Bilişsel Terapi (MBCT)

Eğitimler

İzmir Demokrasi Üniversitesi - Lisans - Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik

Sertifikalar

Bilişsel Davranışçı Terapiler - Davranış Araştırmaları Ve Terapileri Merkezi - 14.10.2023 Kısa Süreli Çözüm Odaklı Terapi - İzmir Demokrasi Üniversitesi - 14.4.2023

Blog Yazıları

PANİK ATAK NEDİR?

Ani ve beklenmedik şekilde ortaya çıkan genellikle fiziksel belirtilerle yaşanan bazen de beklenti kaygısı (panik atakların olmasından, nöbetlerin ortaya çıkmasından ya da sonuçlarından kaygı duyması) sonucu kısa süreli korku nöbetleridir. Kişiler otonom sinir sisteminin uyarılmasıyla birlikte panik ataklar yaşayabilmektedir. Herhangi sorunu olmayan kişilerde de panik ataklar görülebilir. Bunlar insan deneyiminin doğal bir parçasıdır, sorun haline geldiğinde ise panik bozukluğa dönüşebilmektedir. Panik bozuğa dönüşmesindeki ana faktörler: panik ataklar ya da beklenti kaygısı sonucu kişinin davranışlarında klinik olarak anlamlı düzeyde değişiklik ve bu değişikliğin panik ataklarla ilişkili felaket düşünceleriyle (öleceğim, rezil olacağım, aklımı kaybedeceğim vb. aşağıda detaylı olarak belirteceğim.) birleşmesidir. Panik bozukluk tek başına görülebileceği gibi obsesif kompulsif bozukluk, travma sonrası stres bozukluğu gibi farklıpsikolojik sorunlarla da birlikte görülebilmektedir.Sempatik sinir sistemiyle ilişkili olarak kişiler;·Kalp atışlarında hızlanma,·Terleme,·Titreme,·Nefessiz kalma hissi,·Boğulma hissi,·Göğüs ağrısı, göğüste rahatsızlık, sıkışma,·Mide bulantısı,·Baş dönmesi,·Üşüme ya da ateş basması,·Karıncalanma, uyuşma hissizleşme gibi fiziksel belirtilerle panik ataklar yaşamaktadırlar.Diğer belirtilere baktığımızda ise;·Gerçekliği yitirme korkusu (derealizasyon: kişi kendini rüyada, filmde, kurgu içinde gibi hissedebilir.)·Bedeninden ayrılma algısı – kendine dışarıdan bakma (depersonalizasyon)·Delirme ya da kontrolü kaybetme korkusu,·Ölüm korkusu görülmektedir.Bu belirtilerle sonucunda kişiler;·Kalp krizi geçireceğim·İnme geliyor!·Boğulacağım.·Delirip aklımı kaybedeceğim.·Kontrolü kaybedeceğim.·Bayılacağım.·Utanacağım.·Öleceğim.·Bayılıp sakat kalacağım.·Rezil olacağım, insanlar benim sorunlu olduğumu düşünecekler.Gibi gerçeği çoğu zaman yansıtmayan düşüncelere inanmaya başlarlar.Panik atak geçiren kişiler genellikle bu atakların ne zaman geleceğini bilememenin kaygısını yaşarlar, çoğu zaman fiziksel belirtilerden korkarlar bu yüzden de fiziksel belirtilerin ortaya çıkabilecekleri pek çok durumdan kaçınabilirler. Yürümek, merdiven çıkmak, spor yapmak, heyecan uyandıracak aktivitelere katılmak (gerilim, akson filmleri izlemek, cinsel aktivitede bulunmak), kafein tüketmek (çay, kahve, çikolata) ağır yiyecekler yemek, aşırı sıcak yerlere gitmek, öfkelenmemek için tartışmaya girmek gibi durumlardan uzak durur.Çoğu zaman fiziksel belirtileri ve panik atakları tetikleyebilecek ev dışındaki ortamlardan da uzak dururlar, sosyal ortamda panik atakların fiziksel belirtilerini yaşayacaklarını ve insanların önünde rezil olacaklarını düşündükleri için ev dışına çıkamaz hale gelebilirler. Toplu taşıma araçları kullanmak, kalabalık yerlere girmek, kuyrukta beklemek, alışveriş merkezine gitmek, köprülerden geçmek, sinemaya gitmek gibi gündelik hayattaki etkinliklerden kaçınırlar. Bu gibi durumlara mümkün olduğunca girmez ya da girdiğinde yanında biriyle gitme, ilaç, kolonya kullanma, sayı sayma, müzik dinleme gibi koruyucu olduğunu düşündüğü etkenlerle girebilirler.Bedensel belirtiler sebebiyle sık sık hastaneye başvurma durumu da panik bozukluk yaşayan kişilerde sıklıkla gözlemlenmektedir. Panik atakların bozukluğa dönüşmesi sonucunda kişilerin hayatında önemli ölçüde bozulma görülebilir. Ev dışında çıkmamaları sebebiyle daha içe kapanık bir hayat, sosyalleşememe, yalnızlık gibi faktörlerle daha depresif olabilirler, aile ile sosyalleşememe, sosyal hayatta daha önce yapılan aktivitelerin yapılmaması sebebiyle eş ilişkilerinde bozulma yaşayabilmektedirler. Uykuları sırasında yaşadıkları panik ataklar sebebiyle gece uyuyamamaya başlarlar ve bu da gün içindeki performansı olumsuz etkilemeye başlar. Kişi öğrenciyse akademik performansında düşüş meydana gelebilir, iş hayatında olan biri için iş ortamında organize olamama, planlama yapmada güçlük gibi sorunlarla iş hayatında performans düşüklüğü yaşayabilirler.Pek çok kişi bu belirtileri neden yaşadıklarını anlamlandırmakta güçlük çekebilir, niye bende bu belirtiler var diye düşünebilir. Burada pek çok farklı faktör bulunabilir.1)Kişilerdebiyolojik yatkınlıkolabilir genetik ve mizaç faktörleri ön plana çıkabilir fakat bu tek başına yeterli değildir çevrenin etkisiyle birlikte daha da güçlenerek bir sorun haline gelebilir.2)Psikolojik yatkınlıkfaktörleri ile kişi kaygıyı deneyimlenmemesi gerek bir duygu olarak öğrenebilir ve korkmaktan korkabilir.Öğrenme ile kişinin bedenine aşırılaşmış bir dikkat ortaya çıkar. Kaygı duyarlılığı olan bu kişiler diğer kişilere göre daha fazla risk altındadır. Bu duyarlılık evhamlı ve korumacı aile üyeleri tarafından geliştirilebildiği gibi doğrudan deneyim ya da gözlemsel öğrenme ile görülebilir.3)Farklı kişisel dinamiklerden de söz etmek mümkündür. Fakat bu başlık kişiden kişiye değişkenlik gösterebileceği için terapi sürecinde uzmanlar tarafından incelikle tespit edilmesi gereken bir konudur.İyi haberise tüm bu belirtilerbilişsel davranışçı terapiile önemli ölçüde azalabilir olduğudur. Bilimsel araştırmalar incelendiğinden panik bozukluk tedavisinde en yaygın kullanılan terapi yöntemi bilişsel davranışçı terapidir. Bilişsel davranışçı terapi müdahaleleriyle kişiler bedenindeki bu belirtilerin hayatını yönetmesinden kendi hayatını kendisi yöneten konuma geçebilirler. Burada yapılması gereken şey kişinin hayatında bozulmalara sebep olan faktörlerin incelenmesi ve akabinde uygun müdahale yöntemleri ile kişilerin önceki hayatındaki işlevselliklerine dönmesini sağlamaktır. Bu süreçte danışan ile danışman arasındaki işbirliği ile kişi kaygının korkulması gerekmeyen işlevsel bir kaygı olduğunu öğrenebilir, farkındalığı hakkında bilgi sahibi olmaya başlayabilir ve seanslarda planlanan egzersizleri uygulayarak belirtilerle baş etme noktasında uygun baş etme stratejilerini geliştirerek hayatı üzerinde kontrol algısını geliştirebilir. Bununla beraber kişi hem kişiler arası ilişkilerde hem de sosyal hayatına yönelik işlevselliğini kazanmaya başlar. İş, aile hayatı, romantik ilişkisi gibi pek çok farklı noktada olumlu gelişmeleri zamanla görmeye başlayabilir. Bunun sonucunda muhtemel başka problemlerin önüne geçmeye başlayabilir. Fakat burada unutulmaması gereken konu kişi tedavi sürecinde öğrendiği etkili baş etme yöntemlerini hayatının geneline yayarak uygulamaya başlamasıdır.Hayatınızın kontrolünü yeniden ele almak için benimle iletişime geçebilirsiniz. Konuyla ilgili sorularınızı bana buradan ya da instagram @psk.dan.edakaygusuz hesabından yöneltebilirsiniz.NOT: Bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır, tanı koyma amacı taşımaz. Lütfen belirtileri yaşıyorum diye düşünerek kendinize tanı koymayın ve uzmanlardan destek alın. Sevgiler…Psikolojik Danışman Eda Kayğusuz.

Devamını Oku

Adresi

29 Ekim, Atatürk Cd. No:96, 35395 Buca/İzmir, Türkiye

Uzmanin Adresi

Danışan Yorumları

Soru - Cevap

Fikriniz nedir

Fatma - 5 ay önce
Merhaba eda hanım, Geçen sene üniversite sınavı öğrencisiydim. Ve geçen sene şu an hala anlamlandırmakta zorluk çektiğim davranışlar sergiledim. Bunlardan ilki okuldan kaçmaktı. İkincisi yazıldım kurslardan kaçmaktı. Kimseyle iletişim kurmuyordum herkese karşı soğuk ve asık suratlıydım . Süreçte kendimi yalnız ve yetersiz hissediyorum. insanların yaptığı davranışlara karşı çok yargılayıcı ve öfkeli yaklaşıyordum. Sürecin sonunda doğal olarak başarısız oldum. Bu sene tekrardan hazırlanıyorum ama. İçimdeki kaygıyı yönetmekte zorluk yaşıyorum evet kaygı hayatımızın doğal bir parçası özellikle hayatımızı etkileyecek bir sınava girdiğimiz için doğal olarak stres yaşıyoruz fakat bu stresi yönetmediğini fark ettim ve gündelik hayatımda olumsuz etkilemeye başladı geceleri düşünmekten ve stresten uyuyamıyorum beslenme düzeninde dengesizlik çok fazla bazen iştahsızlık yaşarken bazen de doymuş hissini kaybetmiş gibi bir şeyler tüketiyorum ve beni akademik alanda en çok zorlayan şeye odaklanma sorunu çalışmaya başladıktan belli bir süre sonra odanın tamamen yitiriyorum kontrolüm dışında farklı şeyleri düşünürken kendimi buluyorum yani bunlar çok da önemli olmayan sıradan basit şeyler toparlamaya çalışıyorum durumun farkına varıyorum sonrasında bana kaygı veren şeyden direk uzaklaşıyorum kaçıyorum ama bu beni daha kötü hale getiriyor
Yanıtları Göster (1)

Bitmek üzere olan sevgi

S... ... - 12 ay önce
Merhaba sevgilim geçmişte yaşadığımız sorunlardan dolayı umudu kalmadığını sevgisini hissedemedigini söylüyor sürekli beni suçluyor ben yaptığım hatalari kabul ettim farkına vardım ve tekrar yapmayacağım seni kaybetmek istemiyorum çünkü sevgim bitmedi üstesinden gelemeyecegimiz bir şey yaşamadık aksine hatalarımızı gördük ve artık bunlar tekrarlanmayacak desemde benden uzaklaştı . İnancı kalmadığı kalde inanmak istediği icin uğraşıyorduk fakat yaptığım en küçük şeye tahammülü yok ve sarılmak istediğimde bile bana sarilmiyor özledim desemde inanmıyor halbuki ben ona hic yalan söylemedim o da bana söylemedi sadece yaptığımız gereksiz hatalar bizi yıprattı ama sevgi olduğu sürece her şeyin üstesinden gelebiliriz diyorum istemiyor canım çok acıyor ne yapacagimi bilmiyorum . Şuan da tamam mı devam mı demek için süre istedi yalnız kalmak istiyor ama ben onu çok özledim . Bana söylediği her şeye rağmen sarılmak istedim ama o beni yok saydı . Benimde kalbim var daha fazla acıtma dedikçe daha çok acıttı . Anlamıyorum iki hafta önce bana seni özledim bizim hayalimiz var dimi diyen biri bir anda neden kötü şeyleri hatırlayıp bizi bitirme yoluna sokuyor. Kötü şeyleri düşünme güzel anilarimizi düşün diyorum olmuyor benimde canım çok acıyor ama ona söz verdiğim gibi kalbimde kum tanesi kadar da olsa sevgin kaldığı sürece ben emek vermeye devam edeceğim o da bu sözü verdi ama tutmuyor gitsem olmuyor uzak dursam kalbim sıkısıyor ne yapacağımı bilmiyorum . Yüzlerce kez iyi ki varsın dedikten sonra şimdi beni yok sayıyor ...
Yanıtları Göster (3)

İç sıkıntın

... ... - 12 ay önce
Merhaba üni son senem eve çıktım arkadaşlarim ile..alışmakta zorlandım ama alıştım derslerim az olduğu için evde sıkılıyorum tek kalmaktann asla sıkılmam ama burda ne yapicam diye strese giriyorum.. anlık iç sıkıntısı geliyor derin nefes onca geçiyor ama bazen ağlatıyor nazende mideme vuruyor lokmalarim büyüyor ne yapicami bilmiyorum eve girmezsemm çok iyiyim tek sorun ev mi ? Kpss giricem derse de odaklanmaniyorum aile evim 2 saat uzaklıkta onların yanına gitmek istiyorum orda daha iyiyim çünkü ne yapmalıyım
Yanıtları Göster (1)
Toplam 3 soru. Tümünü Gör