Muhammet Can KIBRITOĞLU

Psikoterapi, bir birey olarak var-oluşumuzla yeni bir çerçevede yeniden karşılaşıp en basit görünen gündelik problemlerden bizi en çok zorlayan kimlik bunalımlarına kadar her sorunu kendi gücümüzle çözdüğümüz mucizevi bir süreçtir. Güncel psikoterapi yaklaşımları danışanın kendi var-oluşuna ve kendi birey olarak varlığına odaklanmaktadır. Bazı zorlayıcı yaşantılar bizde öylesine nahoşluk verici duygular oluşturur ki yaşamımızın otantik, akışkan ve kendiliğinden rahatlatıcı doğasından uzaklaştığımız hissine kapılırız. Bu anlarda var-oluşumuzu yeniden deneyimleyip kendimiz olmak için bir desteğe ihtiyaç duyarız. Bu destek kendimize baktığımız aynayı berrak kılarak kendi gücümüzü, potansiyelimizi ve kendimize-özgü doğamızı ortaya koyar.

Bu nedenle birey merkezli ve varoluşçu psikoterapi;

• Gizlilik ilkesini temel almaktadır.
• Her bireyi biricik, kendine özgü ve eşsiz kabul etmektedir.
• Kimlik, değer, inanç ve yönelim konularında duyarlılığı önemsemektedir.
• Yargılamamayı, sınırlamamayı, değerlendirmemeyi benimsemektedir.
• Yaşama, deneyime ve özgür seçime yönelmektedir.