Özge YALÇIN

Psikolojik destek, kişinin kendi iç dünyasına doğru çıktığı çok özel bir yolculuktur. Bu yolculukta ben, danışanlarımın yanında; yargısız, güvenli ve destekleyici bir eşlikçi olmayı önemsiyorum. Görüşmelerimizi sadece online olarak gerçekleştiriyorum ve her oturum 45–50 dakika sürüyor.

Çalışmalarımda Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) ekolünü temel alıyorum. BDT; düşünceler, duygular ve davranışlar arasındaki ilişkiyi anlamamıza yardımcı olan, bilimsel temelli ve yapılandırılmış bir yaklaşım. Ancak buna rağmen terapi sürecini “tek bir plana uyan bir reçete” gibi görmüyorum. Çünkü her danışanım, kendine özgü bir hikâye, geçmiş ve ihtiyaçlarla geliyor.

Bu yüzden terapi sürecini; kesin kurallarla sınırlı bir yapıdan ziyade, sizi tanımaya, anlamaya ve sizin için en iyisini birlikte bulmaya niyetli bir süreç olarak ele alıyorum. Her görüşmede odak noktam, size gerçekten iyi gelebilecek alanları keşfetmek, sizi zorlayan kalıpları anlamlandırmak ve yaşamınızı daha dengeli, daha anlamlı bir hâle getirebilmek için birlikte çalışmak oluyor.

Terapi odasında benim için en önemli şey, sizin kendinizi güvende ve anlaşılmış hissetmeniz. Burada, duygularınızı saklamak zorunda değilsiniz; hızınızı ya da hazır oluşluk seviyenizi belirleyen yine sizsiniz. Benim rolüm ise size eşlik etmek, ihtiyaçlarınıza uygun bilimsel bir yönlendirme sağlamak ve birlikte ilerleyebileceğiniz bir yol haritası oluşturmak.

Her adımda; sizi duyduğumu, dikkate aldığımı ve yolculuğunuza gerçekten önem verdiğimi hissetmenizi isterim. Çünkü terapi, sadece “bir şeyleri düzeltmek” için değil, aynı zamanda kendinizle yeniden, daha şefkatli bir bağ kurabilmek içindir.