1. Uzmanlar
  2. Songül MIDILLI
Psikolog Songül MIDILLI Profil Fotoğrafı

Songül MIDILLI

Psikolog

( )( )( )( )( )
0 Yorum
Cinsel İşlev Bozuklukları
Kaygı (Anksiyete) Bozuklukları
Cinsel İsteksizlik
Boşanma Süreci Sorunları
Depresyon ve Mutsuzluk
Ebeveyn Tutumları
Ergenlik Dönemi Sorunları
Evlilik Öncesi Danışmanlık
İlişki / Evlilik Problemleri
Değersizlik / Boşluk Hissi
Depresif Bozukluklar

Hakkında

Lisans eğitimimin ardından özel bir klinikte yüz yüze ve online görüşmelere başladım, ardından Karabağ savaşı şehit ve gazi yakınlarına travma sonrası stres bozukluğu, depresyon ve yas süreçlerinde psikolojik destek verme amaçlı 1.5 yıl Azerbaycan/ Bakü'de cumhurbaşkanlığı tarafından fonlanan bir proje ile gittim. Bu süreçte çocuk sığınma evinde ve deri ve zührevi hastalıkları olan çocuk ve ailelerle yüzlerce görüşme yaptım. Türkiye'ye döndüğümde Malatya deprem sahasında WHH projesinde 6 ay göç, travma, kayıp ve yas çalıştıktan sonra şimdilerde ulusal bir sivil toplum derneğinde tam zamanlı olarak psikologluk yapmaktayım. En çok çalıştığım alanlar EMDR ile travma ve ergen gruplarla aile ve çift terapisi olsa da depresyon, depresif nöbetler, kaygı atakları ve hayatın anlamsız gelmesi gibi bir çok konuda görüşme yapıyorum.
Yapay zeka ile, kişiselleştirilmiş destek:
Menta AI
Yapay zeka ile,
kişiselleştirilmiş destek: Menta AI

Şimdi indir, konuşmaya başla

App Store'dan İndirGoogle Play'den İndir

Danışmanlık/Terapi Süreci Hakkında

Terapinin bir anlama ve anlaşılma süreci olduğunu düşünüyorum. Anlaşılanın iyileştiğini bildiğimden için sizleri anladığım bir yolculukta güzel bir yol alabileceğimizi düşünmekteyim. Görüşme süreçlerimi ilk seansta danışanın genel problemi üzerinde biraz dinleyip onu tanıdıktan sonra, sonraki süreçleri danışanla beraber karar alarak, onu da hemen her sürece dahil ederek ilerletmeyi severim.

Çalışma Grupları

Çift & Partner Yetişkin (18-65)

Terapi Yaklaşımları

Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) Eklektik Terapi Yapısal Aile Terapisi EMDR Çocuk Merkezli Oyun Terapisi

Eğitimler

Doğu Akdeniz Üniversitesi - Lisans - Psikoloji

Sertifikalar

Bdt - Prof.dr.hakan Türkçapar - 21.12.2021

Emdr - Emre Konuk - Davranış Bilimleri Enstitüsü - 4.1.2024

Çocuk Merkezli Oyun Terapisi - Psk. Dr. Birgül Bakay - 10.10.2023

Son Blog Yazıları

Kaygılarınızdan Arınmak İster Misiniz?

Öncelikle, ‘’Kaygı kötü bir şey midir? Tamamen kurtulmamız gereken bir şey midir?’’ sorularının cevaplarını vermek istiyorum. Cevap kesinlikle; hayır. Kaygı duygusu aslında dozunda olduğu sürece çok işlevsel ve hayatta kalmamızı sağlayan bir duygudur. Bu yüzden de gereklidir. Kaygı duygusunu bir bozukluk haline getiren şey isezihnin gerçek bir tehlike olmamasına rağmen kötü bir durum varmış gibi algılayarak stres hormonları olan kortizol ve adrenalin salgılamaya başlamasıdır. Bunun sonucunda aşırı endişe, nefes alamama, titreme gibi durumlar yaşanabilir. Birçoğumuz ‘’nedensiz bir korku var içimde’’hissine kapılmışızdır. İşte kaygı bozukluğu (anksiyete) bu şekilde özetlenebilir. Şimdi gelelim bu aşırı endişe halini nasıl kontrol altına alabileceğimize;1) ERTELEMEYİN= Sebepsiz kaygı hissinin altında sürekli ertelenen bir iş olduğu görülebilmektedir. Eğer kendinizi birden çok parçaya ayrılıyormuş gibi hissediyorsanız ve bu sebeple erteleme davranışı gösteriyorsanız kendinize DAHA KÜÇÜK HEDEFLER koyabilirsiniz. Koyduğunuz hedefleri gerçekleştirdikçe kaygınızın hafiflediğini görecekseniz. Geçmişe ya da geleceğe odaklanıp erteleme yapmak yerine ANDA KALMAYI BAŞARIP harekete geçmek kendinizi çok daha iyi hissettirecektir. 2) KABUL EDİN= Sizi strese sokan, kaygılanmanıza sebep olan her ne ise bu kaygıyı kabul edin. Bununla yüzleşin. Reddetmek ve yokmuş gibi davranmak tozları halının altına süpürmekten farksız olmayacaktır. Haliyle bu durum ‘’SEBEBSİZ BİR KAYGI’’ duyuyorum hissine yol açacaktır. Kaygınız sebebi belki de görmek istemediklerimizdir. 3) TERAPİ DESTEĞİ VE DENGELİ BESLENME= Tükettiğimiz bazı besinler kaygıyı tetikleyici olabilir. Bu besinler;( kahve,çay,kola… ). Bazı besinler ise(muz, balık, yumurta, kabak çekirdeği) serotonin hormonu salgılanmasına yardımcı olur ki serotonin kaygı ile savaşmakta birebirdir. Bunun yanında psikolojik destek almak da çok önemlidir. Bu gibi durumlarda bir terapist eşliğinde gevşemeyi öğrenebilir ve hayatınızda kalıcı hale gelecek bazı bakış açıları geliştirebilirsiniz.Öncelikle, ‘’Kaygı kötü bir şey midir? Tamamen kurtulmamız gereken bir şey midir?’’ sorularının cevaplarını vermek istiyorum. Cevap kesinlikle; hayır. Kaygı duygusu aslında dozunda olduğu sürece çok işlevsel ve hayatta kalmamızı sağlayan bir duygudur. Bu yüzden de gereklidir. Kaygı duygusunu bir bozukluk haline getiren şey isezihnin gerçek bir tehlike olmamasına rağmen kötü bir durum varmış gibi algılayarak stres hormonları olan kortizol ve adrenalin salgılamaya başlamasıdır. Bunun sonucunda aşırı endişe, nefes alamama, titreme gibi durumlar yaşanabilir. Birçoğumuz ‘’nedensiz bir korku var içimde’’hissine kapılmışızdır. İşte kaygı bozukluğu (anksiyete) bu şekilde özetlenebilir. Şimdi gelelim bu aşırı endişe halini nasıl kontrol altına alabileceğimize;1) ERTELEMEYİN= Sebepsiz kaygı hissinin altında sürekli ertelenen bir iş olduğu görülebilmektedir. Eğer kendinizi birden çok parçaya ayrılıyormuş gibi hissediyorsanız ve bu sebeple erteleme davranışı gösteriyorsanız kendinize DAHA KÜÇÜK HEDEFLER koyabilirsiniz. Koyduğunuz hedefleri gerçekleştirdikçe kaygınızın hafiflediğini görecekseniz. Geçmişe ya da geleceğe odaklanıp erteleme yapmak yerine ANDA KALMAYI BAŞARIP harekete geçmek kendinizi çok daha iyi hissettirecektir. 2) KABUL EDİN= Sizi strese sokan, kaygılanmanıza sebep olan her ne ise bu kaygıyı kabul edin. Bununla yüzleşin. Reddetmek ve yokmuş gibi davranmak tozları halının altına süpürmekten farksız olmayacaktır. Haliyle bu durum ‘’SEBEBSİZ BİR KAYGI’’ duyuyorum hissine yol açacaktır. Kaygınız sebebi belki de görmek istemediklerimizdir. 3) TERAPİ DESTEĞİ VE DENGELİ BESLENME= Tükettiğimiz bazı besinler kaygıyı tetikleyici olabilir. Bu besinler;( kahve,çay,kola… ). Bazı besinler ise(muz, balık, yumurta, kabak çekirdeği) serotonin hormonu salgılanmasına yardımcı olur ki serotonin kaygı ile savaşmakta birebirdir. Bunun yanında psikolojik destek almak da çok önemlidir. Bu gibi durumlarda bir terapist eşliğinde gevşemeyi öğrenebilir ve hayatınızda kalıcı hale gelecek bazı bakış açıları geliştirebilirsiniz.Öncelikle, ‘’Kaygı kötü bir şey midir? Tamamen kurtulmamız gereken bir şey midir?’’ sorularının cevaplarını vermek istiyorum. Cevap kesinlikle; hayır. Kaygı duygusu aslında dozunda olduğu sürece çok işlevsel ve hayatta kalmamızı sağlayan bir duygudur. Bu yüzden de gereklidir. Kaygı duygusunu bir bozukluk haline getiren şey isezihnin gerçek bir tehlike olmamasına rağmen kötü bir durum varmış gibi algılayarak stres hormonları olan kortizol ve adrenalin salgılamaya başlamasıdır. Bunun sonucunda aşırı endişe, nefes alamama, titreme gibi durumlar yaşanabilir. Birçoğumuz ‘’nedensiz bir korku var içimde’’hissine kapılmışızdır. İşte kaygı bozukluğu (anksiyete) bu şekilde özetlenebilir. Şimdi gelelim bu aşırı endişe halini nasıl kontrol altına alabileceğimize;1) ERTELEMEYİN= Sebepsiz kaygı hissinin altında sürekli ertelenen bir iş olduğu görülebilmektedir. Eğer kendinizi birden çok parçaya ayrılıyormuş gibi hissediyorsanız ve bu sebeple erteleme davranışı gösteriyorsanız kendinize DAHA KÜÇÜK HEDEFLER koyabilirsiniz. Koyduğunuz hedefleri gerçekleştirdikçe kaygınızın hafiflediğini görecekseniz. Geçmişe ya da geleceğe odaklanıp erteleme yapmak yerine ANDA KALMAYI BAŞARIP harekete geçmek kendinizi çok daha iyi hissettirecektir. 2) KABUL EDİN= Sizi strese sokan, kaygılanmanıza sebep olan her ne ise bu kaygıyı kabul edin. Bununla yüzleşin. Reddetmek ve yokmuş gibi davranmak tozları halının altına süpürmekten farksız olmayacaktır. Haliyle bu durum ‘’SEBEBSİZ BİR KAYGI’’ duyuyorum hissine yol açacaktır. Kaygınız sebebi belki de görmek istemediklerimizdir. 3) TERAPİ DESTEĞİ VE DENGELİ BESLENME= Tükettiğimiz bazı besinler kaygıyı tetikleyici olabilir. Bu besinler;( kahve,çay,kola… ). Bazı besinler ise(muz, balık, yumurta, kabak çekirdeği) serotonin hormonu salgılanmasına yardımcı olur ki serotonin kaygı ile savaşmakta birebirdir. Bunun yanında psikolojik destek almak da çok önemlidir. Bu gibi durumlarda bir terapist eşliğinde gevşemeyi öğrenebilir ve hayatınızda kalıcı hale gelecek bazı bakış açıları geliştirebilirsiniz.1) ERTELEMEYİN= Sebepsiz kaygı hissinin altında sürekli ertelenen bir iş olduğu görülebilmektedir. Eğer kendinizi birden çok parçaya ayrılıyormuş gibi hissediyorsanız ve bu sebeple erteleme davranışı gösteriyorsanız kendinize DAHA KÜÇÜK HEDEFLER koyabilirsiniz. Koyduğunuz hedefleri gerçekleştirdikçe kaygınızın hafiflediğini görecekseniz. Geçmişe ya da geleceğe odaklanıp erteleme yapmak yerine ANDA KALMAYI BAŞARIP harekete geçmek kendinizi çok daha iyi hissettirecektir.

Adresi

28 Haziran, İzmit Kent 1 Sitesi, İzmit/Kocaeli, Türkiye

Uzmanın Adresi

Danışan Yorumları

yaptıktan sonra uzman hakkında yorum bildirebilirsiniz.
Henüz yorum bildirilmemiş.

Soru - Cevap

yaptıktan sonra uzmana ücretsiz soru sorabilirsiniz.

Merhaba. Son 1 haftadır ereksi

KullanıcıKratoss0 - 4 yıl önce
Merhaba. Son 1 haftadır ereksiyon ve erken boşaltma sorunu yaşıyorum. Bu süre zarfından öncesi gayet iyiydi. Psikolojik sebeplerden kaynaklandığını düşünüyorum. Nasıl bir yardım almalıyım?

Vajinismus

KullanıcıValeria - 4 yıl önce
Merhaba vajinismusa sahip olduğumu düşünüyorum. Uzun süredir bununla başa çıkmaya çalışıyorum lakin daha yol kat edemedim. Bunun üstesinden nasıl gelebilirim ?

Toksik ilişki

KullanıcıC... K... - 5 yıl önce
Benim 9 aylık bir ilişkim var ve bu bireyle ilk defa cinsellik yaşadım. Çok araştırma yaptım ilişkimiz toksik bir ilişki haline büründü, bir süre ayrı kaldık ama tekrardan barışmak istedim. Onu hayatımda istiyorum ama aynı anda istemiyorum da. Nasıl yapabilirim, çözüm bulamıyorum. Bir öneriniz var mı ?

Toplam 5 soru.