Songül MIDILLI - Blog Yazıları

Yapay zeka ile, kişiselleştirilmiş destek:
Menta AI
Yapay zeka ile,
kişiselleştirilmiş destek: Menta AI

Şimdi indir, konuşmaya başla

App Store'dan İndirGoogle Play'den İndir

Öncelikle, ‘’Kaygı kötü bir şey midir? Tamamen kurtulmamız gereken bir şey midir?’’ sorularının cevaplarını vermek istiyorum. Cevap kesinlikle; hayır. Kaygı duygusu aslında dozunda olduğu sürece çok işlevsel ve hayatta kalmamızı sağlayan bir duygudur. Bu yüzden de gereklidir. Kaygı duygusunu bir bozukluk haline getiren şey isezihnin gerçek bir tehlike olmamasına rağmen kötü bir durum varmış gibi algılayarak stres hormonları olan kortizol ve adrenalin salgılamaya başlamasıdır. Bunun sonucunda aşırı endişe, nefes alamama, titreme gibi durumlar yaşanabilir. Birçoğumuz ‘’nedensiz bir korku var içimde’’hissine kapılmışızdır. İşte kaygı bozukluğu (anksiyete) bu şekilde özetlenebilir. Şimdi gelelim bu aşırı endişe halini nasıl kontrol altına alabileceğimize;1) ERTELEMEYİN= Sebepsiz kaygı hissinin altında sürekli ertelenen bir iş olduğu görülebilmektedir. Eğer kendinizi birden çok parçaya ayrılıyormuş gibi hissediyorsanız ve bu sebeple erteleme davranışı gösteriyorsanız kendinize DAHA KÜÇÜK HEDEFLER koyabilirsiniz. Koyduğunuz hedefleri gerçekleştirdikçe kaygınızın hafiflediğini görecekseniz. Geçmişe ya da geleceğe odaklanıp erteleme yapmak yerine ANDA KALMAYI BAŞARIP harekete geçmek kendinizi çok daha iyi hissettirecektir. 2) KABUL EDİN= Sizi strese sokan, kaygılanmanıza sebep olan her ne ise bu kaygıyı kabul edin. Bununla yüzleşin. Reddetmek ve yokmuş gibi davranmak tozları halının altına süpürmekten farksız olmayacaktır. Haliyle bu durum ‘’SEBEBSİZ BİR KAYGI’’ duyuyorum hissine yol açacaktır. Kaygınız sebebi belki de görmek istemediklerimizdir. 3) TERAPİ DESTEĞİ VE DENGELİ BESLENME= Tükettiğimiz bazı besinler kaygıyı tetikleyici olabilir. Bu besinler;( kahve,çay,kola… ). Bazı besinler ise(muz, balık, yumurta, kabak çekirdeği) serotonin hormonu salgılanmasına yardımcı olur ki serotonin kaygı ile savaşmakta birebirdir. Bunun yanında psikolojik destek almak da çok önemlidir. Bu gibi durumlarda bir terapist eşliğinde gevşemeyi öğrenebilir ve hayatınızda kalıcı hale gelecek bazı bakış açıları geliştirebilirsiniz.Öncelikle, ‘’Kaygı kötü bir şey midir? Tamamen kurtulmamız gereken bir şey midir?’’ sorularının cevaplarını vermek istiyorum. Cevap kesinlikle; hayır. Kaygı duygusu aslında dozunda olduğu sürece çok işlevsel ve hayatta kalmamızı sağlayan bir duygudur. Bu yüzden de gereklidir. Kaygı duygusunu bir bozukluk haline getiren şey isezihnin gerçek bir tehlike olmamasına rağmen kötü bir durum varmış gibi algılayarak stres hormonları olan kortizol ve adrenalin salgılamaya başlamasıdır. Bunun sonucunda aşırı endişe, nefes alamama, titreme gibi durumlar yaşanabilir. Birçoğumuz ‘’nedensiz bir korku var içimde’’hissine kapılmışızdır. İşte kaygı bozukluğu (anksiyete) bu şekilde özetlenebilir. Şimdi gelelim bu aşırı endişe halini nasıl kontrol altına alabileceğimize;1) ERTELEMEYİN= Sebepsiz kaygı hissinin altında sürekli ertelenen bir iş olduğu görülebilmektedir. Eğer kendinizi birden çok parçaya ayrılıyormuş gibi hissediyorsanız ve bu sebeple erteleme davranışı gösteriyorsanız kendinize DAHA KÜÇÜK HEDEFLER koyabilirsiniz. Koyduğunuz hedefleri gerçekleştirdikçe kaygınızın hafiflediğini görecekseniz. Geçmişe ya da geleceğe odaklanıp erteleme yapmak yerine ANDA KALMAYI BAŞARIP harekete geçmek kendinizi çok daha iyi hissettirecektir. 2) KABUL EDİN= Sizi strese sokan, kaygılanmanıza sebep olan her ne ise bu kaygıyı kabul edin. Bununla yüzleşin. Reddetmek ve yokmuş gibi davranmak tozları halının altına süpürmekten farksız olmayacaktır. Haliyle bu durum ‘’SEBEBSİZ BİR KAYGI’’ duyuyorum hissine yol açacaktır. Kaygınız sebebi belki de görmek istemediklerimizdir. 3) TERAPİ DESTEĞİ VE DENGELİ BESLENME= Tükettiğimiz bazı besinler kaygıyı tetikleyici olabilir. Bu besinler;( kahve,çay,kola… ). Bazı besinler ise(muz, balık, yumurta, kabak çekirdeği) serotonin hormonu salgılanmasına yardımcı olur ki serotonin kaygı ile savaşmakta birebirdir. Bunun yanında psikolojik destek almak da çok önemlidir. Bu gibi durumlarda bir terapist eşliğinde gevşemeyi öğrenebilir ve hayatınızda kalıcı hale gelecek bazı bakış açıları geliştirebilirsiniz.Öncelikle, ‘’Kaygı kötü bir şey midir? Tamamen kurtulmamız gereken bir şey midir?’’ sorularının cevaplarını vermek istiyorum. Cevap kesinlikle; hayır. Kaygı duygusu aslında dozunda olduğu sürece çok işlevsel ve hayatta kalmamızı sağlayan bir duygudur. Bu yüzden de gereklidir. Kaygı duygusunu bir bozukluk haline getiren şey isezihnin gerçek bir tehlike olmamasına rağmen kötü bir durum varmış gibi algılayarak stres hormonları olan kortizol ve adrenalin salgılamaya başlamasıdır. Bunun sonucunda aşırı endişe, nefes alamama, titreme gibi durumlar yaşanabilir. Birçoğumuz ‘’nedensiz bir korku var içimde’’hissine kapılmışızdır. İşte kaygı bozukluğu (anksiyete) bu şekilde özetlenebilir. Şimdi gelelim bu aşırı endişe halini nasıl kontrol altına alabileceğimize;1) ERTELEMEYİN= Sebepsiz kaygı hissinin altında sürekli ertelenen bir iş olduğu görülebilmektedir. Eğer kendinizi birden çok parçaya ayrılıyormuş gibi hissediyorsanız ve bu sebeple erteleme davranışı gösteriyorsanız kendinize DAHA KÜÇÜK HEDEFLER koyabilirsiniz. Koyduğunuz hedefleri gerçekleştirdikçe kaygınızın hafiflediğini görecekseniz. Geçmişe ya da geleceğe odaklanıp erteleme yapmak yerine ANDA KALMAYI BAŞARIP harekete geçmek kendinizi çok daha iyi hissettirecektir. 2) KABUL EDİN= Sizi strese sokan, kaygılanmanıza sebep olan her ne ise bu kaygıyı kabul edin. Bununla yüzleşin. Reddetmek ve yokmuş gibi davranmak tozları halının altına süpürmekten farksız olmayacaktır. Haliyle bu durum ‘’SEBEBSİZ BİR KAYGI’’ duyuyorum hissine yol açacaktır. Kaygınız sebebi belki de görmek istemediklerimizdir. 3) TERAPİ DESTEĞİ VE DENGELİ BESLENME= Tükettiğimiz bazı besinler kaygıyı tetikleyici olabilir. Bu besinler;( kahve,çay,kola… ). Bazı besinler ise(muz, balık, yumurta, kabak çekirdeği) serotonin hormonu salgılanmasına yardımcı olur ki serotonin kaygı ile savaşmakta birebirdir. Bunun yanında psikolojik destek almak da çok önemlidir. Bu gibi durumlarda bir terapist eşliğinde gevşemeyi öğrenebilir ve hayatınızda kalıcı hale gelecek bazı bakış açıları geliştirebilirsiniz.1) ERTELEMEYİN= Sebepsiz kaygı hissinin altında sürekli ertelenen bir iş olduğu görülebilmektedir. Eğer kendinizi birden çok parçaya ayrılıyormuş gibi hissediyorsanız ve bu sebeple erteleme davranışı gösteriyorsanız kendinize DAHA KÜÇÜK HEDEFLER koyabilirsiniz. Koyduğunuz hedefleri gerçekleştirdikçe kaygınızın hafiflediğini görecekseniz. Geçmişe ya da geleceğe odaklanıp erteleme yapmak yerine ANDA KALMAYI BAŞARIP harekete geçmek kendinizi çok daha iyi hissettirecektir.

31.03.2022

Psikolog

Songül

MIDILLI

Psikolog

( )( )( )( )( )
0 Yorum
Cinsel İşlev Bozuklukları
Kaygı (Anksiyete) Bozuklukları
Cinsel İsteksizlik
+8
Online TerapiOnline Ter...
süre 60 dk
ücret 2000
Yüz Yüze TerapiY. Yüze Ter..
süre 60 dk
ücret 2500