Ne yapacağımı bilmiyorum
Merhaba, belki yanlış ama inanın bu kadar üzgün ve çaresiz hissetmesem yazmazdım, belki cevap bile vermeyebilirsiniz ama yardıma ihtiyacım var. Yaklaşık 9 aydır beraber olduğum, çok emek verdiğim uzaktan bir ilişkim vardı, başta zor ya da sürdürülebilir olmadığını düşünsem de onunla görüşmelerimden sonra hissettiğim sevgi her defasında fazlalaştı, çok seviyorum öyle çok seviyorum ki asla kabullenemem dediğim bir şeyi kabullenebilirim sandım. Arada iletişim sorunları yaşardık ama hiçbiri bu kadar ağır değildi. Sevgilim normalde hiç yapmadığı bir davranış sergileyip bir gece telefonumu karıştırmış, çok eski mesajlarımın telefonumda duruyor oluşuna sinirlenip bana aşırı tepkiler verdi. Kendisine beni haksız yere suçladığını hepsinin çok eski şeyler olduğunu ve onunla olduğum zamanlarda asla böyle bir şey olmadığını söylediğim halde üzerime gelince karşı tepki olarak "beni eski şeylerle suçluyorsan seninkilere de bakalım ve seni suçlayalım" dedim, telefonu açtığında hiçbir mesajı yoktu her uygulamada benimle olan mesajları duruyordu sadece, ben böyle yapınca ses tonunu düşürdü. Bu davranışı karşısında ve benden başka hiçbir mesaj olmayışını da düşününce içime bir kuşku düştü ve ilk defa bir şeyler sakladığını düşündüm, normalde hiç yapmadığı davranışı yaptıysa bir sebebi olduğunu düşündüm ve sabaha karşı telefonunu karıştırdım, eski kız arkadaşıyla mesajları duruyor ve numarası "sakın arama" şeklinde kayıtlıydı, bu beni çok etkilemedi ve fotoğraf albümüne girdim hiçbir sorun yok gibi gözükse de gizli bir klasörde farklı farklı insanlardan onlarca aşırı uygunsuz fotoğraf ve video buldum, üstelik bir tanesi kurumda çalışan ve evli olan bir kadına ait sexting konuşmaları ve görsellerdi, en yakın tarihli olan görsel ben sorunlarımızı onun yanına halletmeye gitmeden yalnızca 2 gün önceydi, benim ilişkimizdeki sorunlara üzüldüğünü düşündüğüm günlerde kendini başka insanlarla tatmin ediyormuş, hayatımda hiç görmediğim kadar farklı açık görsel gördüm, dünyam başıma yıkıldı daha sonra krize girdim, elim ayağım titredi, nefesim kesildi, telefonu uykudayken onun suratına fırlatıp hemen balkona çıktım ayaklarım tutmuyordu. Olayı kendisi idrak edince yanıma gelip bana yardımcı olmaya çalıştı ama kendime dokundurmadım iğrendim ondan, biraz nefesimi düzenleyip ayağa kalktım aynı zamanda ağlıyordum eşyalarımı toplayıp gitme kararı aldım. Öyle büyük bir acı hissettim ki, o kadar çok şey düşündüm ki, onun suratına suratına vurdum her şeyi, diyecek hiçbir şeyi olmadığını çok pişman olduğunu söyleyip ağlamaya başladı, ben konuşurken sadece özür diledi, öyle kötü bir halde geldi ki bir de onun bu hale gelişine ağladım evden çıkmama izin vermeden bana sarılmaya çalıştı, bana sarılmasına izin verdim ağladım omzunda ama ona sarılmadım. Zaten dizlerim çözüldü ve yürüyemedim yatağa oturdum, gitmemem için, kalmam için, ne gerekiyorsa yapmak için yalvardı, ikimizde sadece ağladık. Bu neredeyse iki gün sürdü ben hâlâ gitmeli miyim kalmalı mıyım diye düşünüyordum defalarca öptüm onu, "aşabiliriz unutabiliriz lütfen gitme ben hiç bu kadar sevilmedim" dedi bana ağlarken. Kıyamadım aşabiliriz diye düşündüm, bu sefer daha bağlı daha yoğun bir sevgiyle karşıladı beni, birkaç gün geçti ben daha iyiydim ama aklım kurcalanıyordu. Yanından iyi bir şekilde ayrılmadan önce ona "biliyorum çok zor bir şey yaşadık, aşacağımızı konuştuk ama bazı zamanlar benim belki bir kavganın ardında bile bunlar aklıma gelebilir o zamanlarda anlayışla karşılayabilir misin? yanımda olabilir misin? dedim. ne yapması gerekiyorsa yapacağını söyledi. Bunların üzerinden 2 ay geçti ve içimdeki kuşku hiç dinmedi ona hiç yansıtmadım. Ailevi ve iş anlamında çok sıkıntıya girdiğim zamanlardan birinde onun varlığını daha çok hissetmek istedim. Benim de ona ihtiyacım olduğunu söyledim, her seferinde özlemini sevgini yansıtamadığından ama çok sevdiğinden bahsediyordu bana. Bir gece benimle sexting yapmak istedi ve benim aklıma o görüntüler, aynı kurumda çalıştığı evli kadınla yazışmaları, ben yanına gitmeden 2 gün önce aldığı nude fotoğraf aklıma geldi ve konuyu değiştirdim. Diğer gün telefonuna ulaşamadım saatlerce bana seminerde olduğunu ve arayacağını söyledi. Saatler geçti ve kuşkum durmadı. Defalarca attığım "nerede kaldın? saatler oldu daha bitmedi, ne yönetiyorsunuz bu kadar?" mesajının ardından bana yersiz ve gereksiz trip attığımı, mükemmel bir seminerin ardından gününü mahvettiğimi söyledi. Sürekli içimi kemiren bir kuşku olduğunu ve canımın acını söylediğimde tekrar gereksiz bulup uzun bir süre benimle görüşmek istemediğini söyledi. Bunu istemedim. Her şey üzerime geldiğini yaşadığımız olayları tamamen unutabileceğimin garantisini veremediğimi hatta bu korkumu onun ellerini tutarken dile getirdiğimi ve bu zamanlarda anlayışlı olmasını istediğimi söyledim.
"sen bunları aşamayacaksın ben istediğim kadar yardımcı olayım, unutmaya calısalım sen bunları unutamayacaksın, ben çok yoruldum" şekilinde bir mesaj aldım ve onu yorduğum için özür diledim, onu çok sevdiğimi ve birkaç hissimi daha dile getirdim. Kendimi suçladım çok yordum, çok saçmaladım diye onu dinlendirmek istedim. Benden bu aşamadığımız şeyleri tamamen unutmamı ve bir daha hiç karşısına çıkarmamamı istedi. Saatlerce düşündüm ve şöyle bir mesaj hazırladım
"affetmek geçmişi değiştirmedi, unutmak anlamına gelmedi, yaşanılanları silmedi, o an yaşadığım acıyı ortadan kaldırmadı, gördüklerimden dolayı üstlendiğin sorumluluğu yok etmedi, benim bu olayla barışık olduğum ve barışık kalabileceğim anlamına gelmedi ama her zaman tutunduğum sevginin peşinde kaldım. saçmaladığımı kabullendim ve nedenini anlattım sana, kolay bir şey değil, bir anda aşabileceğim bir şey değil, böyle zamanlarda bana vereceğin birkaç cümle ve nerede olduğunu bildiğim bir fotoğrafla bile bana yardımcı olabilirsin. bu sorunlu davranışımın sorumlusu olan senden bunun için defalarca özür diledim. "
Bana üzgün olduğunu hiçbir şeyi iyileştiremediğini beni her şeyden çok sevip sevmeye devam edeceğini ama artık olmadığını söyledi. Daha sonra aradım konuşmak için telefon konuşmamızdan sonra konu havada kaldı sürekli benden unutmamı bekledi ben de kolay olmadığını söyledim. Telefonu kapatırken daha ılımlıydık.
Bir gün sonra günün nasıl geçtiğinden bahsederken bu konu hakkında "hani benden kuşku duyduğun seminer var ya" şeklinde iğneleyici bir yaklaşımda bulununca, bu güveni yeniden inşa etmek ve beni sevgisiyle hatta belki birkaç ufak hareketle bu kuşkudan kurtarabileceğini söyledim tekrar ama sert bir tepki vererek "ne bekliyorsun görüntülü mü arayayım her yerde, sadece senin duyguların yok, sen bana güvenmiyorsun, kapat allah aşkına" deyip telefonu kapatı, tekrar aradım ve meşgule aldı.
İnanın ne yapacağımı bilmiyorum, küçük yaşlarımda babam annemi aldattı bu yüzden bütün ilişkilerimde aldatılmaktan korkardım, yine küçük yaşlarımda tacize uğradım bir akrabam tarafından bunu çok zor atlattım erkekler hep şeytan gibi gelirdi, korkardım hep. Üniversiteye ilk başladığım yıl sevgilim olmuştu ama onu da öpmedim bile. Daha sonra çok ilgiyle ve teklifle karşılaştım ama hep arkadaş olmak istedim sevgilim olsun istemedim. İlk defa his olarak, tensel olarak kendimi açtığım, çok sevdiğim, çok çabaladığım birisi hakkında bu kadar arafta ve yardıma muhtaç kaldım.
Bana bir şeyler söyleyebilir misiniz?

Uzmanın Cevabı: Merhaba. Öncelikle yazdıklarınızdaki içgörüden ve kendinizi bu kadar iyi ifade edebilmenizden dolayı sizi tebrik ederim. Gerçekten olayları algılayışınız ve yapıcı bir şekilde kendinizden de ödün vermeden gerçekçi bir şekilde ve ben diliyle ifade etmeniz çok hoşuma gitti. İç görü dediğim şey bir şeyin garip, anormal olduğunu farkedip sebebine dair değerlendirme yapabilmektir bir bakıma , farkındalıktır kendinize dair. Çocukken yaşadığınız aldatılmaya şahit oluşunuz , tacize uğramak gibi durumların sizde bıraktığı yarayı eşeleyecek birini seçmiş bilinçdışınız , ruhunuz. Bir cümle çok dikkatimi çekti sizin de üzerine düşünmenizi isterim: gitmeye kalktığınızda kurduğu cümle" ben hiç bu kadar sevilmedim , gitme" bu cümlesi sizde merhamet uyandırmış. Sizi çok sevdiğini söylemek yerine çok sevildiğini vurgulaması belki diğer birçok insanı sinirlendirir. Onu koruma ve affetme , sevildiğini gösterme gibi sorumluluklar sizce bir partner sorumluluğu mudur ? Size neyi çağrıştırdı?
Sanki bu olayla bazı kısır döngülerin kırılma vakti gelmiş ve daha büyük bir farkındalık aşamasına geçmiş gibisiniz. Kimse ayrilik acısını bir anda alıp götüremez sizden. Ama bu acının kaynağı nedir ve neden bu kadar uzun süre yer etti sizde, bu kadar kabullenici olmanızın ve daha birçok duygunuzu konuşabilirsiniz bir seansta. Kimden alacaksanız alın , mutlaka bir yardım alın derim bu süreçte.

Merve BALCI
Psikolojik DanışmanUzmanlıklar: Ebeveyn Tutumuna Dair Sorunlar , Ruhsal-Toplumsal, Kişisel ve Çevresel Diğer Koşullarla İlişkili Sorunlar , Varoluşsal Anlam Arayışı / Değersizlik Sorunları