Toplumumuzda evlilik genellikle görkemli bir düğün günüyle, o "büyük gün" ile özdeşleştirilir. Filmler "sonsuza dek mutlu yaşadılar" sahnesiyle biter. Oysa psikolojik gerçeklikte, film tam da orada başlar. İmza atıldıktan, gelinlik ve damatlık çıkarıldıktan sonra geriye kalan şey, hayatın en karmaşık, en zorlu ama aynı zamanda en doyurucu yolculuğudur: İki ayrı "ben"den, sağlıklı bir "biz" yaratma süreci.
Evlilik, sadece aynı evi paylaşmak veya yasal bir sözleşme imzalamak değildir. Bireylerin zihinsel, duygusal, sosyal ve kültürel bagajlarıyla birbirine temas ettiği, sürekli değişen ve yaşayan bir organizmadır. Peki, o ilk günlerin yoğun romantizmi yerini rutinlere bıraktığında, evliliği ayakta tutan asıl harç nedir?
Bu yazıda, evliliğin psikolojik evrelerine, Gottman’ın "Sağlam İlişki Evi" teorisine ve bu uzun yolculukta terapinin neden bir can simidi olduğuna değineceğiz.
Romantizmden Gerçekliğe: Biyolojik Bir Yanılsama mı?
Evliliğin veya ilişkinin ilk dönemleri genellikle "balayı evresi" olarak adlandırılır. Bu dönemde beyin dopamin, oksitosin ve norepinefrin gibi nörokimyasallarla yıkanır. Partnerimizi kusursuz, esprilerini komik, hatalarını ise "sevimli" buluruz. Ancak psikolojik araştırmalar, bu yoğun tutku döneminin (limerence) ortalama 6 ay ila 2 yıl sürdüğünü gösterir.
Bu kimyasal fırtına dindiğinde, "gerçek bağ" sınavı başlar.
Partnerimizin aslında o kadar da düzenli olmadığını, iletişim tarzının bazen kırıcı olabildiğini veya stres altındayken içine kapandığını fark etmeye başlarız. İşte bu nokta, evliliğin kırılma ya da güçlenme noktasıdır. Romantizm, sizi bir araya getiren kıvılcımdır; ancak evliliği sürdüren şey, bilinçli bir "sevme kararı" ve emektir.
Sağlıklı Evliliğin Anatomisi: Gottman’ın Bulguları
Dünyanın önde gelen ilişki uzmanlarından John Gottman, 40 yılı aşkın süren araştırmalarında binlerce çifti "Aşk Laboratuvarı"nda incelemiş ve evliliğin sürdürülebilirliğini sağlayan temel dinamikleri ortaya koymuştur. Gottman’a (2011) göre sağlıklı bir evlilik, şans eseri oluşmaz; belirli prensipler üzerine inşa edilir.
1. Sevgi Haritaları (Love Maps) Oluşturmak
Eşinizin en sevdiği filmi biliyorsunuz, peki şu an onu en çok endişelendiren şeyi, patronuyla yaşadığı son gerginliği veya çocukluktaki en büyük hayal kırıklığını biliyor musunuz? Gottman, mutlu çiftlerin birbirlerinin iç dünyalarına dair geniş bir "haritaya" sahip olduklarını belirtir. Birbirini tanımak, bir kez yapılan bir işlem değil, ömür boyu süren bir keşiftir.
2. İlgi ve Beğeni Paylaşımı
Mutlu evliliklerde kritik bir oran vardır: 5’e 1 Kuralı. Tartışma anlarında bile, her bir olumsuz etkileşime karşılık en az beş olumlu etkileşim (bir gülümseme, bir dokunuş, bir onaylama cümlesi) koyabilen çiftler, ilişkilerini koruyabilirler.
3. Çatışmayı Yönetmek (Çözmek Değil)
İlginç bir veri şudur: Evliliklerdeki sorunların %69’u çözülemez sorunlardır (Gottman, 2011). Bunlar kişilik farklılıklarından veya köklü alışkanlıklardan kaynaklanır. Sağlıklı evlilik, her sorunu çözmek demek değildir; çözülemeyen sorunlarla, birbirini hırpalamadan yaşayabilme sanatıdır.
4. Ortak Anlam Yaratmak
Evlilik, sadece faturaları ödemek ve çocuk büyütmekten ibaret olmamalıdır. Çiftin birlikte paylaştığı ritüeller (pazar kahvaltıları, bayram gelenekleri), ortak hedefler ve manevi değerler, ilişkinin ruhsal sütunlarını oluşturur. "Biz kimiz ve bu hayatta birlikte neyi inşa ediyoruz?" sorusunun cevabıdır.
Evliliği Sınayan Dönemeçler
Hiçbir evlilik cam fanus içinde yaşanmaz. Hayatın getirdiği stres faktörleri, ilişkinin bağışıklık sistemini zorlar:
Neden Çift Danışmanlığı? "Sorun Çıkmadan" Gitmek Mümkün mü?
Toplumumuzda genellikle "bıçak kemiğe dayandığında" veya boşanma kelimesi telaffuz edildiğinde çift danışmanlığına başvurulur. Oysa araştırmalar, çiftlerin sorun yaşamaya başladıktan ortalama 6 yıl sonra profesyonel yardım aldığını göstermektedir. Bu süre zarfında kırgınlıklar kemikleşir ve onarılması zorlaşır.
Evliliğin ilk yılları, ilişkinin "DNA'sının" yazıldığı dönemdir. Bu dönemde alınacak danışmanlık veya terapi desteği şu açılardan hayatidir:
Psikolojik danışmanlık, evliliği "tamir etmek" için değil, onu "beslemek ve güçlendirmek" için de gidilen bir gelişim alanıdır. Tıpkı hasta olmadan sağlığı korumak için spora gitmek gibi, ilişki sağlıklıyken danışmanlık desteği almak da bağları kuvvetlendirir.
Sonuç: Emek Verilen Bahçe Çiçek Açar
Evlilik, durağan bir durum değil, dinamik bir süreçtir. Erich Fromm'un dediği gibi, "Sevmek bir eylemdir, bir duyguya kapılmak değil."
Romantizmin o ilk büyüleyici sisi dağıldığında, karşınızdaki insanı tüm çıplaklığıyla, hatalarıyla ve güzellikleriyle görüp, "Evet, ben bu yolda seninle yürümeye devam etmek istiyorum" diyebilmek, gerçek bağın ta kendisidir.
Bu yolculukta tökezlemek normaldir. Önemli olan düştüğünüzde birbirinizi suçlamak değil, birbirinize el uzatıp "Bunu birlikte nasıl aşarız?" diyebilmektir. Unutmayın, mükemmel evlilik yoktur; zorlukların üstesinden gelmeyi başaran ve vazgeçmeyen iki insan vardır.
Kaynakça:
Yazarın Notu: İlişkinizde iletişim kopukluğu, sürekli tekrar eden tartışmalar veya duygusal uzaklaşma hissediyorsanız, bir çift terapistinden destek almak, ilişkinize verebileceğiniz en değerli hediyedir.
BASTIRILAN DUYGULAR NE KILIĞA GİRER?
Bağlanma Stilleri: Hayatımızı Sessizce Şekillendiren Görünmez Dinamikler
Kendini Anlamanın Gücü: Terapiye Başlamayı Düşünenler İçin