Uzmanın Cevabı: Merhaba, Bu konuda soru sormak ve yardım istemek oldukça cesur bir adım. Pek çok insan, ergenlik ve genç erişkinlik dönemlerinde bedenlerini tanırken benzer deneyimler yaşayabiliyor. Bu, doğaldır ve kişinin değerini ya da kimliğini tanımlamaz. 1. Fiziksel olarak “erkekliğe” zarar gelir mi? Hayır, böyle bir davranışın biyolojik ya da fiziksel anlamda “erkekliğe” bir zararı olmaz. Anüs çevresinin keşfi ya da parmakla uyarılması, vücutta herhangi bir hasar oluşturmaz; üreme sistemini ya da hormonal dengeyi etkilemez. Dolayısıyla bu deneyim nedeniyle “erkekliğin kaybedilmesi” gibi bir durum söz konusu değildir. 2. Bu davranış cinsel yönelimi değiştirir mi? Hayır. Cinsel yönelim, duygusal ve romantik çekimle ilgilidir. Mastürbasyon sırasında farklı yollarla uyarılmak istemek, kişinin yönelimini değiştirmez. Heteroseksüel bireyler de zaman zaman farklı duyusal deneyimler yaşayabilir. Bu, yönelimi belirlemez ve değiştirmez. 3. Bu konu neden takıntı hâline gelmiş olabilir? Yaşanan deneyimden sonra zihnin “Bu yanlış mıydı? Erkekliğime zarar verdim mi?” gibi yargılayıcı sorular üretmeye başlaması, suçluluk ve utanç duygularını tetiklemiş olabilir. Zamanla bu duygular yerini takıntılı düşüncelere bırakmış gibi görünüyor. Bu durum, obsesif düşüncelerle (OKB benzeri) başa çıkmakta zorlanan bireylerde sıklıkla görülür. Ancak bunun tanısının konması için bir uzmana başvurmak gerekir. 4. Bu düşüncelerden nasıl kurtulunabilir? • Öncelikle kendine şefkatle yaklaşmak gerekir. O yaşta bedeni tanımak, keşfetmek doğaldır. • Kendini yargılamaktan vazgeçmek önemlidir. Yapılan bu eylem, kişiyi kötü, anormal ya da eksik yapmaz. • Düşünceleri bastırmak yerine fark etmek gerekir. “Bu düşünce yine geldi” diyerek onunla savaşmadan, dikkati başka bir yere yönlendirmek zamanla işe yarayabilir. • Profesyonel destek çok faydalı olabilir. Eğer bu düşünceler uzun süredir rahatsız ediyorsa ve günlük yaşamı etkiliyorsa bir psikologla çalışmak büyük rahatlama sağlayabilir. • Geçmişi değiştirmek mümkün değil, ancak bakış açısı değiştirilebilir. O anki davranış bir merakın ya da keşfetme isteğinin sonucudur. Kişi gelişmeye ve öğrenmeye devam eder. Sonuç olarak: Yaşanan deneyim ne anormaldir ne de kişiliği ya da cinselliği tanımlayan bir olaydır. Ancak bu düşüncenin zihinde yer etmesi ve sürekli rahatsızlık vermesi, artık bir duygusal yük hâline gelmiş olabilir. Bu yükten kurtulmak mümkündür; bunun yolu da kendini suçlamayı bırakmak, durumu anlamlandırmak ve gerekiyorsa psikolojik destek almaktır.
Uzmanlıklar:
Kaygı (Anksiyete) Bozuklukları , Depresyon ve Mutsuzluk , Obsesif Kompulsif Bozukluk