Merhaba hocam. Ben 19 yaşında düzenli mastürbasyon yapan normal heteroseksüel bir erkeğim. Bundan yaklaşık 3.5-4 yıl falan önce bir defa hep aynı şekilde mast yapmaktan sıkıldığım için mast yaparken farklılık olsun diye anüsüme orta parmağımın ucunu sokmuştum. Ve sonra ayrı ayrı zamanlarda da mast yaparken bunu birkaç defa yapmıştım. Bu olayın üzerinden bir süre geçtikten sonra acaba bunun erkekliğime veya bana başka bir zararı oldu mu? Acaba erkekliğimi mi kaybettim? Diye korkmuştum ve bunu yaptığıma çok pişman olmuştum ve ondan sonra bir daha böyle bir şey yapmamıştım. Sorum şu ki, acaba böyle bir şey yapmamın gerçekten erkekliğime veya bana başka bir zararı olmuş mu? Erkekliğimi kaybetmiş miyim? O zamandan beri bu olaya takıntılı kaldım ve her ne kadar unutmaya çalışsam da unutamıyorum. Bunu yaptığıma çok pişmanım ve bu olay beni her düşündüğümde rahatsız ediyor ve canımı sıkıyor. Bu olay yüzünden anı yaşayamıyorum ve hep kendimi mutsuz hissediyorum. Hep bunun pişmanlığını yaşıyorum ve unutamıyorum. Kafamda hep acaba bu olayı yaptığım zamana geri dönüp bu olayı değiştire bilir miyim? gibi karışık sorular dönüyor ve bu beni rahatsız ediyor. Gerçekten böyle bişey mümkün mü? Ya da bu olaydan nasıl kurtulurum? Ve ya kafamdan nasıl silerim? Kafamda karışık sorular var ne yapacağımı bilmiyorum lütfen bu konuda bana yardımcı olur ve sorularımı detaylı ve doğru bir şekilde cevaplarsanız sevinirim. Önceden teşekkürler.
Uzmanın Cevabı: Merhaba, Bu konuda soru sormak ve yardım istemek oldukça cesur bir adım. Pek çok insan, ergenlik ve genç erişkinlik dönemlerinde bedenlerini tanırken benzer deneyimler yaşayabiliyor. Bu, doğaldır ve kişinin değerini ya da kimliğini tanımlamaz. 1. Fiziksel olarak “erkekliğe” zarar gelir mi? Hayır, böyle bir davranışın biyolojik ya da fiziksel anlamda “erkekliğe” bir zararı olmaz. Anüs çevresinin keşfi ya da parmakla uyarılması, vücutta herhangi bir hasar oluşturmaz; üreme sistemini ya da hormonal dengeyi etkilemez. Dolayısıyla bu deneyim nedeniyle “erkekliğin kaybedilmesi” gibi bir durum söz konusu değildir. 2. Bu davranış cinsel yönelimi değiştirir mi? Hayır. Cinsel yönelim, duygusal ve romantik çekimle ilgilidir. Mastürbasyon sırasında farklı yollarla uyarılmak istemek, kişinin yönelimini değiştirmez. Heteroseksüel bireyler de zaman zaman farklı duyusal deneyimler yaşayabilir. Bu, yönelimi belirlemez ve değiştirmez. 3. Bu konu neden takıntı hâline gelmiş olabilir? Yaşanan deneyimden sonra zihnin “Bu yanlış mıydı? Erkekliğime zarar verdim mi?” gibi yargılayıcı sorular üretmeye başlaması, suçluluk ve utanç duygularını tetiklemiş olabilir. Zamanla bu duygular yerini takıntılı düşüncelere bırakmış gibi görünüyor. Bu durum, obsesif düşüncelerle (OKB benzeri) başa çıkmakta zorlanan bireylerde sıklıkla görülür. Ancak bunun tanısının konması için bir uzmana başvurmak gerekir. 4. Bu düşüncelerden nasıl kurtulunabilir? • Öncelikle kendine şefkatle yaklaşmak gerekir. O yaşta bedeni tanımak, keşfetmek doğaldır. • Kendini yargılamaktan vazgeçmek önemlidir. Yapılan bu eylem, kişiyi kötü, anormal ya da eksik yapmaz. • Düşünceleri bastırmak yerine fark etmek gerekir. “Bu düşünce yine geldi” diyerek onunla savaşmadan, dikkati başka bir yere yönlendirmek zamanla işe yarayabilir. • Profesyonel destek çok faydalı olabilir. Eğer bu düşünceler uzun süredir rahatsız ediyorsa ve günlük yaşamı etkiliyorsa bir psikologla çalışmak büyük rahatlama sağlayabilir. • Geçmişi değiştirmek mümkün değil, ancak bakış açısı değiştirilebilir. O anki davranış bir merakın ya da keşfetme isteğinin sonucudur. Kişi gelişmeye ve öğrenmeye devam eder. Sonuç olarak: Yaşanan deneyim ne anormaldir ne de kişiliği ya da cinselliği tanımlayan bir olaydır. Ancak bu düşüncenin zihinde yer etmesi ve sürekli rahatsızlık vermesi, artık bir duygusal yük hâline gelmiş olabilir. Bu yükten kurtulmak mümkündür; bunun yolu da kendini suçlamayı bırakmak, durumu anlamlandırmak ve gerekiyorsa psikolojik destek almaktır.
Gerek aşk hayatım gerek iş hayatım olsun herşeyi kafaya takıyorum şuan amcam gilde kalıyorum rahat değilim desem ki ben başka bir eve geçeceğim yüzüm yok kendileri şunu düşünecek biz buna ne yaptık aslında hiçbir şey yapmadılar ben kendimi rahat hissetmiyorum o yüzden bunu istiyorum çamaşırımı kendi yıkıyor eve geldiğimde oturamıyorum adam akıllı
Uzmanın Cevabı: Merhabalar🌸 Kaygılarla baş etmeniz ve bu problemi çözmeniz mümkün, öncelikle onu söyleyeyim. Psikolojide bilişsel çarpıtmalar dediğimiz bir konu var. Bunlardan biri de zihin okuma. Sizin dediğiniz "kendileri şunu düşünecek..."le başlayan cümle buna bir örnek sayılabilir. Tabi ki burdaki tek bir mesajınızdan net bir şey söylemem asla doğru olmaz. Bu yüzden olabilecek seçenekleri sunuyorum sadece size. Zihin okuma bilişsel çarpıtmasını araştırabilirsiniz, size fayda sağlayabilir bu süreç. Ayrıca kaygıların altında genellikle yaşadığımız travmatik süreçler yatar. Taktığınız ve kaygılandığınız konular her neyse bunlara benzer durumları ilk ne zaman yaşamıştınız bunu düşünüp bulmanızı önerebilirim. Kaygılandığınız anlarda anlık bir rahatlama yaşamak isterseniz de "güvenli alan çalışması" yapabilirsiniz. YouTube gibi platformlarda meslektaşlarımın bu konuda videoları var,onlardan faydalanabilirsiniz. Buradan yüzeysel cevaplar verebiliyorum maalesef ki. Daha ayrıntılı sorular sormak ya da yardım almak isterseniz özelden mesaj atabilirsiniz.🌸
merhaba hocam, 18 yaşında bir erkeğim. dışkımı tutmaktan kendimi bildim bileli zevk alıyorum. eşcinsel değilim. araştırdığım kadarıyla bu anal fiksasyon ile alakalıymış. dışkım geldiği anda tuvalete gidiyorum. eskiden en sonuna kadar tutardım ve altıma yapardım. artık benim için bir sorun teşkil etmiyor fakat ilerde sorun yaratabilir mi? ne gibi etkileri olabilir? teşekkürler.
Uzmanın Cevabı: Merhabalar Sevgili Danışan hoşgeldiniz, ben psikolog ve psikoterapist Hidayet ÇALIŞKAN, yazdıklarınızı okudum ve oldukça zorlayıcı bir psikolojik surecten gectiginizi soylebilirim. Dışkıyı tutma davranışının, özellikle anal fiksasyon ile ilişkili olduğu düşünülmektedir. Bu durum, çocukluk döneminde yaşanan anal dönemdeki gelişim süreçleriyle bağlantılıdır. Anal fiksasyon, bireyin dışkı ile kurduğu ilişki ve bu ilişkiden aldığı haz ile şekillenir. Bu dönemde dışkının tutulması, bireyin kontrol ve bağımsızlık hissini pekiştirebilir. Dışkıyı tutmanın bazı olumsuz etkileri olabilir: Kabızlık: Dışkının uzun süre tutulması, kabızlık sorununa yol açabilir. Kabızlık, bağırsak hareketlerinin zorlaşmasına ve dışkının sertleşmesine neden olur. Rektum Duyarsızlaşması: Sürekli dışkı tutma alışkanlığı, rektumun duyarsızlaşmasına yol açabilir. Bu durumda beyin, dışkılama için gereken sinyalleri göndermekte zorluk yaşayabilir. Anal Hastalıklar: Uzun süreli dışkı tutma, hemoroid, anal fissür gibi rahatsızlıklara neden olabilir. Basınç nedeniyle anal bölgede yaralar oluşabilir veya kanamalar görülebilir. Psikolojik Etkiler: Anal fiksasyon, kişilik özelliklerini de etkileyebilir. Örneğin, aşırı düzenlilik veya cimrilik gibi davranışlar gelişebilir. Eğer dışkıyı tutma alışkanlığınız devam ederse, ileride aşağıdaki sorunlarla karşılaşabilirsiniz: Bağırsak Fonksiyonlarında Bozulma: Sürekli olarak dışkıyı tutmak, bağırsakların normal işleyişini bozabilir ve bağırsak hareketlerinde düzensizliklere yol açabilir. Psikolojik Sorunlar: Anal dönemde yaşanan fiksasyonlar, yetişkinlikte psikolojik sorunlara neden olabilir. Bu durum, sosyal ilişkilerde zorluklar veya anksiyete gibi sorunları beraberinde getirebilir. Çözüm önerileri dikkate almanızı öneririm; Psiko-sosyal sorunlardan kurtulmak için önerilen yöntemlerin en başında;BÜTÜNCÜL PSİKOTERAPİ, ve bazen ilaç tedavisi bulunur. Bu terapiler, duygusal zorlukları anlamaya ve başa çıkma becerilerini geliştirmeye yardımcı olabilir. Ayrıca, tetikleyicileri tanımlamak ve sağlıklı başa çıkma stratejileri geliştirmek önemlidir.Psikoterapi duygularımızı anlama ve yönetmede temel bir rol oynar. Psikoterapi uzmanları duygusal sıkıntının üstesinden gelmenize yardımcı olmak için farklı teknikler ve yaklaşımlar kullanır. Bu bağlamda psikoterapinin faydalarından bazıları şunlardır: Sebepleri araştırmak : Psikoterapist duygusal sıkıntınızın altında yatan nedenleri belirlemenize ve onları daha iyi anlamanıza yardımcı olabilir. Strateji Geliştirme : Duygusal sıkıntıyla etkili bir şekilde başa çıkmanız için size araçlar ve stratejiler sağlayacaktır. Duygusal destek : Terapi, duygularınızı ve endişelerinizi yargılamadan ifade edebilmeniz için güvenli bir alan sağlar. Düşünce kalıplarını değiştirmek : Psikoterapist, duygusal sıkıntınıza katkıda bulunan olumsuz düşünce kalıplarını tanımlamanıza ve değiştirmenize yardımcı olabilir. Ayrıntılı bilgi ve psikolojik danışmanlık ve psikoterapi hizmetlerimiz için lütfen profilimden seans oluşturunuz. Sağlıklı ve mutlu bir gün geçirmenizi dilerim. Saygılarımla, görüşürüz; BEKLERİM.👍
nasil anlatacagim bilmiyorum gecen gun genital bolgemi elledim beyaz kremsi kalinti vardi. yikadim falan iste onu. ellerimi de yikadim sabunlu suyla. sonra uyudum. uyandim aileme kahvalti hazirlayacaktim. sonra dun gece genital bolgeme dokundugum aklima geldi. ellerimi yikadim ama tirnak aralarimi yikamadim gibi geliyodu. yemegi de yapmak zorundaydim. yaptim. ama sey gibi geliyor sanki tirnak aralarimda o beyaz kalinti kalmista yemege koymusum bilerek. aileme soylemek istegi geliyor. soylemezsem igrenc biri olurum falan. ne yapacagimi sasirdim. dunden beri tirnak aralarimi temizliyorum. bakteri falan bulasmissa ailemdekilere diye kendimi sucluyorum...
Uzmanın Cevabı: Merhaba değerli danışan, kadın hastalıkları konusunda uzman olmamakla birlikte beyaz vajinal akıntının genellikle kadın bedeninin doğal, temiz bir salgısı olduğunu söyleyebilirim. Cinsel sağlık konusunda araştırma yaparak bilgi eksikliğinden kaynaklı kaygılarınızı giderebilirsiniz. Bu durum sizi fazla olumsuz etkilemeye devam ederse problemin kaynağı üzerine profesyonel yardım almanız gerekebilir. Umuyorum ailenizden ya da uzman bir doktordan doğru bilgi alabilirsiniz. Sevgiler...
Şöyle ki, birisi vardi ve severmis gibiydi fakat ben sevgimi belli edince deger verdigimi gosterince gitti hatta olabilecek tum sosyal medyadalardan da sildi bu durumda ben de surekli yazdim tabi konussun diye ama nafile ve hala sinirliyim ona karsi ve daha sa kotusu hala deger veriyorum vermek istemiyorum ama:( bu durumdda napacagim?
Uzmanın Cevabı: Bu durum gerçekten zorlayıcı olabilir, ancak önemli olan kendi duygularınızı ve refahınızı korumak. İlk olarak, bu kişinin sizi değerli hissettirmediğini ve sizin duygularınızı görmezden geldiğini kabul etmek önemlidir. Onun sizi istediğiniz gibi kabul etmemesi, sizin daha iyi bir ilişkiyi hak ettiğiniz anlamına gelir. Öncelikle, kendi duygularınızı işlemeniz ve kabul etmeniz önemlidir. Sinirlilik ve hala değer verme hissi normaldir, ancak bu duyguları kontrol altına alarak ve üzerinde çalışarak daha sağlıklı bir noktaya gelebilirsiniz. İkinci olarak, bu durumu aşmak ve kendinizi daha iyi hissetmek için birkaç adım atabilirsiniz: Kendinize zaman verin: Bu süreci atlatmak zaman alabilir. Kendinize zaman tanıyın ve duygularınızı işleyin. Destek alın: Yakın arkadaşlarınızla veya bir terapistle konuşmak size destek olabilir. Duygularınızı açıklamak ve başkalarının bakış açısını dinlemek faydalı olabilir. Odaklanın ve kendinizi geliştirin: Bu deneyimden öğrenebileceğiniz şeyler olabilir. Kendinize odaklanın, hobilerinize zaman ayırın, yeni ilgi alanları keşfedin veya kişisel gelişiminize odaklanın. Kendinizi affedin: Herkes hatalar yapabilir ve herkesin ilişkilerde zor zamanları olabilir. Kendinizi affedin ve gelecekte daha sağlıklı ilişkiler kurmaya odaklanın. Unutmayın ki, değerli olduğunuzu hatırlayın ve kendinize değer verin. Gelecekte daha sağlıklı ilişkiler kurabilir ve mutlu olabilirsiniz. :)
Bağlılık paradoksu yaşıyorum .galiba 4 sene biriyle sevgili oldum ve hiç yaşamadığım şeyleri yaşadım sonra ayrıldık 1 sene hiç konuşmadık ben en sonunda yazdım sürekli aklımdaydı çünkü beni istemedi istedi gibi şeyler oldu ve bana hala kötü şeyler yaşatıyo ayrı olsakda yinede yazıyorum ona birbirimize hakaret ediyoruz ama bana yaptığı pis şeylere ve hakaretlerine rağmen hala onu aklımdan hiç bir an çıkartamıyorum ve hala aklımda bir türlü vazgeçemiyorum bununla başa çıkamıyorum ve dindar biriyim 1.50 senedir dinime daha çok bağlı olmaya çalışıyorum sınırlarım var bunlara hakim olmaya çalışıyorum artık çok zorlanıyorum ve yardıma ihtiyacım var bunları anlatacağım kimsede yok bu sorunumu bi an önce çözmem gerek yoksa istemediğim şeyler yapıcam ve zarar gören her zamanki gibi ben olucam duygusal ve mental olarak.
Uzmanın Cevabı: Merhabalar, yaşanan uzun ilişkilerden sonra bir şeyleri geride bırakmak ve yolumuza devam etmek zorlayıcı olabiliyor. Sizin de dediğiniz gibi en çok zarar gören böyle durumlarda genelde yine kendimiz oluyoruz. Her ayrılık bir yastır ve yasın evrelerinden biri de kabulleniştir. Sanırım bu evreye geçiş sizin için pek gerçekleşememiş. Seanslarla birlikte bu süreci daha iyi yönetebilmek için uğraşabilirsiniz
İnsanların bana karşı davranışlarını sürekli sorguluyor ve güven problemi çekiyorum. Yakın zamanda eşimin yanında ki çalışanı ona fake hesaptan ilgisini belli etmek için yazdı. Eşim yerine ben konuştum sonrasında yanında çalışan olduğunu anladım. Eşim gerekli konuşmayı ben yapicam dedi ve yaptığını söyledi daha sonra. Ama ben hala benim olaya müdahil olmam gerektiğini kızla benim konuşmam gerektiğini düşünüyorum. Sürekli acabalarla dolu kafam bu bir takıntı mi sizce? Öyleyse ne yapmalıyım?
Uzmanın Cevabı: Merhaba, insanlara karşı güvensizliğimiz birçok farklı sebepten kaynaklanabilir. Bu nedenler çocukluğumuzda ebeveynlerimizle olan ilişkimiz, bağlanma stilimiz veya çevrenin etkisiyle yaşanan olumsuz deneyimler gibi etmenlerle çeşitlenir. Anladığım kadarıyla eşinizle yaşadığınız durum gibi çevre faktörleri de bu duyguların artmasına yol açıyor. Öncelikle hissettiğiniz güvensizlik ve şüpheye neyin/nelerin sebep olduğuna, hangi durumlarda aynı duyguları hissettiğinize odaklanmak probleminizi çözme konusunda ilk adım olacaktır. Ancak günlük hayatınızı ve sosyal ilişkilerinizi devam ettirmekte zorlanıyorsanız bir uzman desteği almanızda fayda görüyorum. Sevgiler...
1 yıldan fazla temizlik takıntım var elimi günde 100 kere nerdeyse yıkıyorum ama bu sadece evde böyle nasıl bir yol izlemeliyim yardımcı olur musunuz
Uzmanın Cevabı: Elbette yardımcı olmaya çalışırım.İlk olarak sizi el yıkama davranışına iten asıl sebeplere odaklanıp bunların çözümü üzerine çalışmak faydalı olabilir diye düşünüyorum. Dilerseniz bir terapi sürecinin içine dahil olabilirsiniz.Sevgilerimle
İçki içmek ,uyuşturucu kullanmak ,sokaklarda yatmak, tacize tecavüze uğramak, dövülmek , değersizleştirilmek zarar görmek aruzusu ile yanıp tutuşuyorum bunlar olursa nasıl olur diye merak ediyorum ve istiyorum. Bunları yaşamak zorunda gibi hissediyorum . Şu an yatağımda sakin bir şekilde yatıyorum ama bir anca önce dışarı çıkıp bunları yaşamam lazım diyorum. Karıncayı bile incitmeyen ağzına sigara bile sürmeyen ben . Bazen zihnim bu düşüncelerle birden bire dolup taşıyor nefes alamayacak kadar daralıyorum. Hayatımı maf etmek istiyorum.
Uzmanın Cevabı: Merhaba Danışan; Değersiz olduğunuzu kanıtlama ve gösterme dürtüsü bir çok farklı sebepten , yaşantıdan dolayı engelleyemediğin bir hale gelmiş olabilir . İnsan gördüğü tutumlar içinde kişiliğini oluşturmaktadır. Seni çok eleştiren, yaptıklarını küçümseyen , sürekli zayıf yönlerine odaklanan kişiler ile iletişim halinde kalarak büyümen de kendini değersiz olduğunu inandırmış olabilir . Bir çok sebep etki etmiştir bunu karşılıklı konuşarak tespit etmek ve sağlıklı bir yol haritası çizmek gerekir . Değer en önce kişinin kendi içinde oluşturduğu bir histir . Bunu yaratmak , arttırmak için çalışmak gerekmektedir. Başta bu olmak üzere daha detaylı konuşmak , vaka formülasyonu yapıp detaylı bir şekilde çalışmak için size psikolojik destek vermek isterim . Değerlendirme seansını size uygun gün ve saate bakarak randevu takviminden oluşturabilirsiniz .
Merhaba,benim kızım 13 yaşında ortanca çocuk kendisi her okuldan geldiğinde bana okuldaki arkadaşlarının neler yaptığını ve bu konudaki kızgınlığını kıskançlığını belirtiyor bazı şeyleri duyduğum halde bir kez daha anlatıyor ben bazenleri ona kızıyorum çünkü bu kadar çok okuldaki çocuklardan bahsediyorki onların ne giydiğini,kimle konuştuğunu,arkadaşlarının kızım hakkındaki düşünceleri her şeyi gözetliyor ve anlatmadığı bir şey kalmasın diye uğraşıyor sadece okulda değil nereye giderse gitsin evde bana bunun ayrıntılarını anlatıyor ve unuttugu bir şey kalmasın diye bazı şeyleri birden çok kez bile tekrar ediyor böyle bri takıntısı var ve her gece gelip beni öpüyor seni çok seviyorum diyor bazenleri işim oluyor beni öpmemesini söylüyorum veya ona kızgın oluyorum ben onu affedene kadar kapının önünde dikiliyor affetmeyincede evi dağıtmaya başlıyor sonra şimdi beni affediyor musun diyor ben yine hayır diyince devam ediyor her zaman bu şekilde tehditleri oluyor bazenleri bağrıyor bir anda parlıyor aklında hep ona laf atan arkadaşları veya kıskandığı arkadaşları kalıyor evde bana bir arkadaşını diğerinin ne yaptığını öğrenmek için kullandığını söyledi ve güldü ben böyle yapmaması gerektiğini söylesemde beni dinlemiyor sizce kızımın nasıl bir sorunu var gibi duruyor?
Uzmanın Cevabı: Merhaba değerli danışan. Benim uzmanlık alanım yetişkinler olduğu için size düşen sorumlulukları anlatabilirim bu sorunuzla ilgili. Ergen ve çocuk alanında eğitimleri olan bir uzmana kızınızla ilgili bir soru daha yazabilirsiniz. Anne babaların en önemli sorumluluklarından biri, çocuklarına koşulsuz sevgi vermeleridir. Kızsa da tehdit etse de onu anlayıp bizim o durumlar karşısında sakin kalmayı öğrenmemiz gerekiyor. Sakin kalıp onu anlamak şart. Tabii ki öfkemizi her zaman durduramayabiliriz. Böyle bir durum oluşursa sonradan telafi etmek gerekir. Aslında kızınızın size okulda olanları anlatması ve size sevgisini dile getirmesi ne kadar güzel... Böyle anlarda ona temas edebilirsiniz. Onu okşayıp yakınında oturabilirsiniz. Kızınıza verdiğiniz değeri bu hareketler ona hissettirecektir. Şöyle düşünün onun dünyasında neler olup bittiğini öğreniyorsunuz, bu harika bir şey. Onu güvende tutmak için daha çok şansınız var çünkü kendisi size karşı çok açık. Kızınızın size "seni seviyorum" dediği zamanlarda ona ilgi göstermeniz ve ona vakit ayırabileceğiniz bir iş düzenlemesi yapmanız iyi olacaktır. Çocuklar, gün içinde olanı biteni bir kovada biriktirir. Böyle bir örnek üzerinden düşündüğümüzde bir çocuğun her gün kovada birikenleri anne babasına dökmek istemesi sağlıklıdır. Olanı biteni anlatıp, duygularını biriktirmeden yaşaması gerekir çocukların. Yetişkin olarak bizim sorumluluğumuz onların duygularını dinlemek ve anlamaya çalışmak. Acaba arkadaşlarını neden kıskanıyor? Kıskanmadığı zamanlar oluyor mu? Kıyafetler neden onun için önemli? Ergenlik dönemi arkadaş ve arkadaşlık ilişkilerinin en önemli olan dönemdir. Ergenler, görüntüleri ve sahip olduğu eşyaları üzerinden kaygı yaşabilir, arkadaşlarını gözlemleyip kıskanabilir veya öfkeleyebilir. Bu duygularla başa çıkamaması doğaldır. Onlara "duygu düzenleme beceri"si kazandıracak olan anne babaları veya okuldaki öğretmenleridir. Duygu düzenleme becerisi nedir peki? Duygusunu anlaması, sakin bir dille anlatması, duygularıyla ilgili açık iletişim kurabilmesi, yoğun duygulandığı anlarda yatışması ve sakinleşmesi için ne yapacağını öğrenmesidir. Bunun için ilk önce anne baba kendisini geliştirmelidir ve sonra çocuğuna yol göstermelidir. Her çocuğun mizacı ve kişiliği farklı... Siz de gözlemliyorsunuzdur çocuklarınız için bunu. Önemli olan; çocuklarınız ne yaparsa yapsın ve hangi duyguyu hissederse hissetsin onları koşulsuz şekilde sevdiğinizi göstermeniz... Değişmeyen bir gerçek bu. Umarım yardımcı olmuşumdur size yönelik verdiğim bu cevabımla. Duygularla ilgili blog yazımı okuyabilir ve beni takip edebilirsiniz. Sevgilerimle...