Kısa Süreli Çözüm Odaklı Terapi yaklaşımı 1970’li yıllarda Kısa Süreli Aile Terapi Merkezi’nde çalışan Steve de Shazer, Insoo Kim Berg ve arkadaşları tarafından geliştirilmiştir. KSÇOT’nin temel amacı sorunu konuşmak yerine danışanı çözümleri konuşmaya yönlendirmektir. Böylece danışan yaşam akışını zorlayan nedenleri konuşmaktansa çözüm kısımlarını daha fazla konuşacak ve bu çözümlerin kendisinde nelerin değişeceğini daha çok fark edecektir.
Kısa Süreli Çözüm Odaklı Terapi’nin üç temel varsayımı vardır.
Danışanlar için sorun olmayan bir konuyu gündeme getirmek danışanların bu konuda zorlanmalarına neden olabilir. Terapi sürecinde tekrardan yeni kaygılar üretmektense çözümlere odaklanmak gerekir.
Danışandan öykü alınırken terapist pek çok önemli bilgiye erişebilir. Terapist danışanın başarılarını ve başarabildiklerini dinleyerek danışanı bu başarıları tekrarlaması yönünde cesaretlendirmelidir. Daha önce yapılan ve başarılan bir durumla ilgili tekrardan ödev verilmesi danışanın cesaretini arttırmaktadır. Böylece danışanlara “neyin işe yaramadığı” değil “nelerin işe yaradığı” gösterilmiş olacaktır. Örneğin: bir yetişkin her zaman öfkelenmez, öfkesini kontrol ettiği zamanlar mutlaka vardır, kaygısını kontrol ettiği zamanlar mutlaka vardır. Böylece danışan “problemlerimin üstesinden gelebiliyorum” düşüncesini benimsemeye başlar.
Evde cüzdanınızı ya da anahtarları telaşla aradığınız anlar mutlaka olmuştur. Bu nesneleri ararken mutfak tezgahına, montlarınızın cebine iyice baktınız ama bulamadınız. Tekrarda tezgaha bakmak ya da montları karıştırmak size ne kazandırabilir? Bu yüzden KSÇOT işe yaramayan şeylerin tekrar edilmemesi gerektiğini vurgular. Aramaya yeni yerlerle devam etmek gerekir.
Çözüm Odaklı Terapi'nin (ÇOT) temel amacı, danışanların sorunlarını derinlemesine incelemek yerine, çözümlere odaklanmalarını sağlamaktır. Bu yaklaşım, geçmişteki olumsuz deneyimler üzerinde durmak yerine, danışanın güçlü yönlerini, kaynaklarını ve başarılarını kullanarak geleceğe yönelik olumlu değişimler yaratmasına yardımcı olur.
ÇOT'nin ana amaçları şunlardır:
Özetle, Çözüm Odaklı Terapi, danışanların kendi içsel kaynaklarını kullanarak yaşamlarında olumlu değişiklikler yapmalarını sağlamayı amaçlayan, pratik ve umut verici bir yaklaşımdır.
Çözüm Odaklı Terapi (ÇOT), çocuklar ve ergenlerle çalışırken onların gelişimsel düzeylerine ve ihtiyaçlarına uygun olarak adapte edilir. Yetişkin terapisinden farklı olarak, çocuk ve ergen ÇOT'sinde oyun, çizim, hikayeler ve metaforlar gibi daha yaratıcı ve yaşlarına uygun teknikler kullanılır. Temel amaç yine aynıdır: sorunlar yerine çözümlere odaklanmak ve çocuğun/ergenin kendi güçlü yönlerini keşfetmesini sağlamak.
İşte çocuklara ve ergenlere ÇOT'nin nasıl uygulandığına dair temel yaklaşımlar:
Çocuklar ve ergenlerle terapide en önemli adımlardan biri, onlarla güçlü bir güven ilişkisi kurmaktır. Terapist, yargılamayan, destekleyici ve eğlenceli bir ortam yaratmaya çalışır. Özellikle ergenlerde, terapinin "zorunluluk" değil, "yardımcı bir araç" olduğunu hissettirmek önemlidir.
Terapist, çocuğun veya ergenin sorunları hakkında konuşmak yerine, istedikleri gelecek hakkında konuşmaya teşvik eder. Örneğin, "Ne sorun yaşıyorsun?" yerine, "Hayatında neyin farklı olmasını isterdin?" veya "İstediğin gibi olduğunda hayatın nasıl görünürdü?" gibi sorular sorulur.
Çocuğun/ergenin sorunu yaşamadığı veya daha az yoğun yaşadığı zamanlar (istisnalar) araştırılır. "Okulda kavga etmediğin zamanlarda ne yapıyorsun?" veya "Evde sinirlenmediğin o anlarda farklı olan neydi?" gibi sorularla, çocuğun zaten var olan çözüm stratejileri ortaya çıkarılır.
Terapist, çocuğun/ergenin güçlü yönlerini, başarılarını ve daha önce zorlukların üstesinden geldiği durumları sürekli olarak vurgular. Bu, çocuğun kendine olan güvenini artırır ve sorunlarla başa çıkma kapasitesini pekiştirir.
Seanslar arasında, çocuğun/ergenin belirlediği küçük hedeflere yönelik "ev ödevleri" verilebilir. Bu, günlük yaşamda uygulamaya geçmeyi ve başarı hissini pekiştirmeyi sağlar. Örneğin, "Haftaya geldiğimizde, okulda bir arkadaşına bir iltifat ettiğini görmek istiyorum."
Çocuk ve ergen terapilerinde ailenin katılımı çok önemlidir. Aile, çocuğun/ergenin ilerlemesini desteklemesi için bilgilendirilir ve yönlendirilir. Çözüm odaklı yaklaşım, ailenin de çocuğun güçlü yönlerine odaklanmasını ve küçük olumlu değişimleri fark etmesini teşvik eder.
Çözüm Odaklı Terapi, çocuk ve ergenlerin kendi içsel kaynaklarını harekete geçirerek, sorunlar karşısında daha yetkin ve umutlu olmalarına yardımcı olan pozitif ve etkili bir yaklaşımdır.
KSÇOT'nin seans sayısı değişkendir ancak adından da anlaşılacağı gibi kısa sürelidir. Genellikle 3 ila 10 seans arasında tamamlanır. Odak noktası hızlı ve etkili çözümler bulmak olduğundan, terapi süreci uzatılmaz.
Evet, online terapiler yasal ve fiziksel terapi uygulamalarıyla aynı özelliklere sahipdir. Uzmanlar tarafından belirlenen etik kurallar çerçevesinde güvenle hizmet alabilirsiniz.
Hayır, online çözüm odaklı terapinin bilinen herhangi bir fiziksel veya psikolojik zararı bulunmamaktadır. Güvenli ve etkili bir yöntemdir.
Online terapi fiyatları; hizmet alınan kurumun politikaları, terapinin süresi ve uygulanan teknikler gibi çeşitli faktörlere bağlı olarak değişebilir.