Kaybetme korkusu, kişinin hayatındaki değerli birini (eş, aile üyesi, arkadaş) veya bir şeyi (iş, statü, sağlık) yitirme düşüncesiyle yaşadığı yoğun ve sürekli endişe halidir. Bu korku, genellikle mantıklı bir temele dayanmaz ve kişinin günlük yaşamını, ilişkilerini ve ruh sağlığını olumsuz etkileyebilir.
Kaybetme korkusu yaşayan bir kişi, bu durumu çeşitli davranış ve duygusal tepkilerle gösterebilir.
Kaybetme korkusunu yaşama sebeplerimizin en ana nedeni sahip olduğumuz şeye karşı duyduğumuz bağlanma duygusudur. Son model bir araba aldığınızı düşünün. Her gün özenle bakımını yaptırdığınızı sürekli rutin kontrollere götürdüğünüzü hatta eskimesin diye binmeye kıyamadığınızı.. Aslında arabanızın en temel vazifesi sizi bir yerden bir yere alıp size taşıma kolaylığı sunmasıdır. Siz uzun bir uğraş sonucu onu kazanmış veya elde etmiş olabilirsiniz. Fakat bir şeyi amacına uygun kullanmadığınız yada ona değerinden daha fazla anlam yüklediğiniz zaman artık eşyanın size yarar sağlaması gerektiği bir durumda siz eşyaya yarar sağlamaya başlıyorsunuz. Sadece eşyalar için değil günümüzde bir çok insan sahip olduğu insanların gitmesinden onları terk etmesinden veya değer verdiği insanın ölümünden korkar veya endişe duyar.
Değer verdiklerimizi hayatımızın en kıymetli köşesine oturtmamız ve onların bir gün ölmesinden veya gitmesinden korkmamız ve endişe duymamız normaldir. Fakat her gün o insanın öleceğini düşünmek yada sizi terk edeceğini düşünmek size psikolojik olarak zarar vermeye başlar. O insana karşı duyduğunuz bağı sağlıklı bir şekilde ilerletmeyi zorlaştırır. Çünkü sizin aklınızda sürekli bir şekilde o insanın gitmesi ve sizi terk etmesi vardır. Bu durumda birey çoğu zaman içerisinde bulunduğu anıda kıymetli ve sağlıklı bir şekilde yaşayamaz.. Çünkü hep en sona odaklı bir uzantıyla bakar.Şimdiye odaklanmaz. Yemek yanacak düşüncesiyle o gün yemek yapmayıp aç oturmanız gibi. Bu yüzden şimdiye ve yaşadıklarınıza odaklanmak ve ona göre karşısınızdaki kişiyle sağlıklı bir şekilde iletişim kurmak ve sürdürmek önemlidir.
Kaybetme korkunuzun temelinin anlamaya çalışmak kimi zaman bireyin olaylara sağlıklı bir şekilde yaklaşmasının sonucu yapabileceği bir durumken kimi zaman ise bunun için bir uzman desteği alması gerekebilir. Bireyin hayatında yaşadığı psikolojik olaylar yaşamının diğer evrelerinde veya hayatının bir başka sosyal alanında karşısına çıkabilmektedir. Küçükken yaşadığı bir olay zamanla izlerini ilerleyen yaşlarda farklı bir olay karşısında kendini gösterebilmektedir. Küçük yaşta trafik kazasında ailesini kaybetmiş bir birey bunun izlerini evlendikten sonra kendi ailesini de bu şekilde kaybetme korkusununu sürekli bir şekilde kafasının içinde senarize ederek bu korkunun endişesini taşıyabilir.
Böyle durumlarda bireyler yaşadıkları travmaların etkisiyle ilerleyen süreçlerde bu korkunun yoğun bir şekilde kendilerinde görülmesini gözlemleyebilmektedirler. Kimi zaman küçük yaşta ailesiyle sağlıklı bir güven bağı kuramamış bireyler ilerleyen yaşlarda çevresindeki insanlara karşıda güven bağı kurmakta zorlanabilirler. Karşısındaki insanın sürekli olarak bir gün gideceğini ve terk edeceğini düşünürler. Kaybetme korkusunun temeline bağlı bir şekilde güven problemi yaşamaya başlarlar. Küçük yaşta anne ve babasıyla sağlıklı bir şekilde kurulamayan güven bağı ilerleyen yaşlarda bireyler arasında sağlıksız güven problemlerine dönüşmeye başlar. Küçük yaşta çocuklara verilen güven duygusu bu yüzden çok önemlidir.
endinizi çok bunalmış hissettiğiniz anlarda duygularınızı paylaşmak ve destek almak istediğinizde Menta AI ile dertleşebilirsiniz. Sizi yargılamadan dinler ve size yardımcı olabilecek önerilerde bulunur.
Kaybetme korkusu, sadece birini kaybetmekten ibaret değildir. Bu endişe, farklı kayıp türlerine yönelik duyulan derin bir kaygı halidir.
1. İlişkisel Kayıp (Terk Edilme Korkusu)
Bu, en yaygın türdür. Kişi, sevdiği biri tarafından terk edilme veya reddedilme korkusu yaşar. Bu, aşırı kıskançlık veya bağımlı ilişkilerle kendini gösterebilir.
2. Kimlik Kaybı (Benliğini Kaybetme)
Kişi, kendi kimliğini, değerlerini veya bireyselliğini kaybetme endişesi taşır. Genellikle, bir ilişki içinde kendi isteklerinden vazgeçme ve başkalarının beklentilerine göre yaşama korkusuyla ilişkilidir.
3. Statü ve Kontrol Kaybı
Bu, kişinin hayatındaki kontrolü, pozisyonunu veya sahip olduğu statüyü yitirme korkusudur. Kariyerde başarısız olma veya finansal gücü kaybetme endişesi bu kategoriye girer.
4. Fiziksel ve Sağlık Kaybı
Kişi, kendi sağlığını, gençliğini veya fiziksel yeteneklerini yitirme endişesi taşır. Yaşlanma korkusuyla yakından ilişkilidir ve sürekli hastalık endişesiyle kendini gösterebilir.
5. Fırsat Kaybı (FOMO)
Modern bir korku türü olan FOMO, kişinin başkalarının deneyimlediği fırsatları kaçırma endişesidir. Bu, sürekli sosyal medyayı kontrol etme ve her davete katılma zorunluluğu hissetme şeklinde ortaya çıkabilir.
Kaybetme korkunuzla baş etme yollarından en başta geleni korkunuzu kabullenebilmektir. Kaybetme korkusuna sahip bireylerin bunu reddetmesi sadece içerisinde bulunduğu durumu kabul etmekten kaçmak için kısa süreli bir çözümdür. Fakat birey içerisinde bulunduğu durumu kabul eder ve kaybetme korkusuna sahip olduğunu ve bunun için neler yapabileceğini anlayıp bu doğrultuda hareket ederse bu onun daha sağlıklı bir şekilde adım atmasını sağlar. Elbette bu durumu anlayıp kabullenmek bazı durumlarda tek başınıza gerçekleşsede bazı durumlarda bunun için psikolojik destek almanız gerekebilir. Bireyin psikolojik destek almaya başlamasıyla beraber olaylar karşısında farkındalık düzeyi de artmaya başlayacaktır. Böylece birey kaybetme korkusunun onda nelerin sebep olduğunu daha iyi anlamaya başlayacak ve bundan doğan olumsuz etkilerle daha bilinçli bir şekilde hareket edebilmeyi öğrenecektir.
Kaybetme korkusuna sahip bireyler kendisinden daha çok kaybetme duygusunu yaşadıkları insana veya eşyaya odaklanırlar. Böyle durumlarda birey kendisine verdiği önemi ve değeri ikinci planda bırakmaya başlar. Kaybetme korkusu bir şeyleri kontrol altına alma isteğini ve sürekli bir müdahaleyi tetikler. Böyle durumlarda kişi kendisine değer verdiği ve kaybetmekten korktuğu kişi, eşya veya durum kadar önemli olduğunu unutmamalıdır. Karşıya yüklediğiniz değerin ölçüsü kadar kendinize yüklediğiniz değerin ölçüsüde önemlidir. Burda dengeyi kurup sağlıklı bir şekilde ilerletebilecek kişi yine sizsiniz. Kaybetme korkusunun herkesin mutlaka yaşadığı ve hissettiği bir korku olduğunu unutmayın.Hayatınızın düzenini ve davranışlarınızı olumsuz etkilemediği ölçüde normal bir şekilde hepimiz bazı kişileri ve eşyaları kaybetmekten endişe duyarız. Fakat kaybetme korkunuz size ve çevrenizdekilere zarar vermeye ve hayatınızı olumsuz şekilde yönlendirmenize sebep oluyorsa bu durumda bir an önce kontrol altına alınması ve bu korkunun olumsuz etkilerinden kurtulunması gerekir. İlgi odağınızı tamamen bir kişiye veya nesneye yönlendirmektense bunu çeşitli alanlara dağıtabilirsiniz. Spor yaparak veya hobilerinizle vakit geçirerek kendinize daha sağlıklı zaman dilimleri oluşturup gün içerisinde verimli bir şekilde vakit geçirebilirsiniz. Anı yaşamak ve o anın gerekliliklerine göre hareket etmek kaybetme korkusuyla başa çıkmanız için önemli bir diğer durumdur. Bulunduğunuz anın önemini ve değerini kavrayın. Geçmişte yaşadığınız zor durumlar olabilir. Bir eşyayı veya durumu çok zorlu mücadelelerin sonucunda elde etmiş olabilirsiniz. Fakat hep bir sonrasını düşünmek hep elde edeceğiniz şeyi kaybetme düşüncesine odaklanmak sizi yoracak ve psikolojik olarak yıpranmanıza sebep olacaktır. İçerisinde bulunduğunuz anı en güzel şekilde yaşamaya çalışın. Bu sizin değer verdiğiniz kişiyle veya eşyayla olan bağınızın daha sağlıklı olmasını sağlayacaktır. Duygularınızı paylaşmak kaybetme duygusu yaşayan bireyler için baskıladığı veya kaçındığı duyguları daha rahat bir şekilde ifade edebilmesini sağlayacaktır. Çevrenizde yakınlarınızı ve sevdiklerini kaybetmekten korkuyor olabilirsiniz. Bu durumda size iyi geldiğini düşündüğünüz ve sizde bu bağlamda farkındalık hissi oluşturacak kişilere kendinizi ifade edebilirsiniz. Duygularınınız ve korkularınızı onlarla paylaşıp bastırdığınız ve kaçındığınız duygularla yüzleşebilirsiniz .Burada duygularınızı paylaştığınız kişi çok önemlidir. Bu durumda duygularınızı uzman bir psikolog ile paylaşmak sizin için her zaman daha sağlıklı bir çözüm olacaktır.
Kaybetme korkusu yaşayan bireylerde içerisinde bulunduğu endişe durumuyla sağlıklı bir şekilde baş edememesi sonucu panik atak görülebilir. Sürekli olarak kaybetme endişesi bireyde bir çok psikolojik hastalıklarada zemin hazırlar. Böyle durumlarda bireylerin uzman bir psikologdan destek alması ve farkındalık seviyesini artırması bireye ruh sağlığı açısından önemli bir değer sağlar.
Kaybetme korkusu, tek başına bir hastalık olmasa da, çeşitli psikolojik rahatsızlıkları ve fobileri tetikleyebilir.
1. Anksiyete Bozuklukları
Kaybetme korkusu, genel anksiyete bozukluğunun bir parçası olabilir. Kişi, sevdiği birini kaybetme endişesiyle sürekli bir kaygı ve gerginlik yaşar.
2. Bağımlı Kişilik Bozukluğu
Bu bozukluğun temelinde kaybetme korkusu yatar. Kişiler, yalnız kalmaktan korktukları için ilişkilerini sürdürmek adına aşırı bağımlı davranışlar sergiler.
3. Sınırda Kişilik Bozukluğu
Bu bozukluğu olan bireyler, yoğun terk edilme korkusu yaşar. Bu korku, ilişkilerinde ani duygu dalgalanmalarına ve çatışmalara neden olur.
4. Takıntılı-Zorlantılı Bozukluk (OKB)
OKB'de, sevdiği birine bir şey olacağı korkusuyla takıntılı düşünceler gelişir. Kişi, bu düşünceleri gidermek için zorlantılı davranışlar (örneğin, sürekli telefonla arama) sergiler.
5. Fobiler
Kaybetme korkusu, Monofobi (yalnız kalma korkusu) ve Agorafobi (alan korkusu) gibi özgül fobilerle ilişkilendirilebilir. Bu fobiler, kişinin güvendiği kişilerden veya alanlardan uzaklaşma endişesiyle tetiklenir.