Temiz olmak sağlıklıdır, hatta çoğu zaman takdir edilir. Ama peki ya temizlik, kontrol edemediğiniz bir kaygıya dönüştüyse? İşte bu noktada “temizlik takıntısı” dediğimiz durum devreye giriyor. Tıbbi adıyla Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) kapsamında değerlendirilen bu rahatsızlık, kişinin istemeden kirlenme, mikrop kapma gibi düşüncelerle boğuşması ve bu kaygıyı bastırmak için sürekli temizlik yapma ihtiyacı hissetmesiyle tanımlanır.
Obsesyon, kişinin zihninden atamadığı, rahatsız edici düşüncelerdir. Örneğin, “Kapı kolu mikrop dolu, hemen ellerimi yıkamalıyım” gibi. Kompulsiyon ise bu düşünceleri bastırmak için yapılan davranışlardır: sürekli elleri yıkamak, yüzeyleri silmek, eşyaları dezenfekte etmek.
Birçok kişi temizlik takıntısını “titizlik” ile karıştırır. Oysa titiz olmak, kişinin belirli bir düzeyde düzenli ve temiz yaşamasıyla ilgilidir. Temizlik takıntısı ise, kişinin yaşam kalitesini düşüren, zamanını alan ve duygusal olarak yoran bir durumdur. Örneğin sabah işe geç kalma pahasına 2 saat temizlik yapmak, takıntıya işarettir.
Türk Psikiyatri Derneği’nin OKB tanımı bu konuda detaylı bilgiler sunar.
Temizliğe önem veren ve titiz olan herkesi temizlik hastası diye tanımlayamayız. Temizlik takıntısı olan kişiler hal ve tavırlarının mantık dışı olduğunun ne kadar farkında olsalar da bu düşüncelerini kabul etmeyecek kadar arka plana atma eğilimindedirler. Bu kişiler tekrarlayıcı ve hayatlarından uzun bir süre çalan davranışlarda bulunurlar aşağıda bu davranışlara örnekler bulunmaktadır.
-Zamanın çoğunu kendini ve çevrelerini temizleyerek geçirmek
-Saatlerce süren kişisel temizlik: Bir saatten uzun süren duşlar, banyodan önce, banyo sırasında ve sonrasında bazı ritüellerin gerçekleştirilmesi, dışarıdan gelir gelmez duşa girmek.
-Sık sık tekrarlanan el temizliği: Normale göre el temizliğinin gereğinden fazla gerçekleştirilmesi, normale göre uzun sürmesi ve ellerinin tekrar tekrar yıkamanmasıdır.
-Temizleme sırasında belirli ritüeller olması
-Sürekli temizleme zorunluluğu hissetmek
-Dışarıdan gelen her şeyi pis olarak görmek ve dezenfekte etme isteği duymak
-Temizlikle ilgili düşünce ve inançlarının mantıklı olmadığını bildiği halde davranışlarını kontrol edememe
-Kendisinin ve çevresinin temiz olmadığı düşüncesi nedeniyle huzursuzluk ve endişe duyma
-Temizlik ürünleriyle sürekli temas halinde bulunmasından kaynaklı cilt problemleri yaşama
-Temizlik konusunda hassasiyetin artması ve direncinin azalması
-Dışarıdan gelir gelmez kendisinin ve çevresindekilerin kıyafetlerinin hepsini yıkamak
-Misafir kabul etmeme ya da çok nadir kabul etmek
Herhangi bir kesinliği olmamasına karşın obsesif kompulsif bozukluğun bir türü olan temizlik takıntısının nedenleri üzerine birkaç varsayım vardır bunlar; genetik nedenler, beyin işlevlerinde bozulma ve serotonin, çocukluk çağı travmaları ve kişilik özellikleridir. Model alınan kişinin anne, baba ya da bakım veren kişinin böyle bir rahatsızlığının bulunuyor olması. Geçmiş travmatik yaşantılar, çatışmalı-mutsuz ilişkiler, bir yakınını kaybetme, boşanma, iş kaybı, bazı olaylardan kaynaklı duyulan suçluluk ve yalnızlık gibi duygu durumları temizlik hastalığının nedenleri arasında sayılabilmektedir. Tabi bunlar arasında en önemli etken kişinin karakteristik özelliği ve hastalığa yatkınlığıdır.
Obsesif kompulsif bozukluğun bir çeşidi olan temizlik hastalığının tedavisinde ilaç ve bilişsel davranışçı terapi (BDT) etkili yöntemlerdir. Yapılan araştırmalara göre bilişsel davranışçı terapi ilaç tedavisine göre daha etkili bir yöntemdir.
İlaç tedavisi, temizlik hastalarının önemli bir kesimi için gözle görülebilecek bir yarar sağlamaktadır. Ancak hastaların hepsinde ilaçların etkileri yüz güldürücü sonuçlar vermemektedir. İlaç tedavisiyle birlikte bilişsel davranışçı terapi ve hastalığın ilerleyişine, şiddetine göre kullanılan ilacın dozunun arttırılması iyileşme sürecini hızlandırmaktadır. Bilişsel davranışçı terapi, temizlik hastalığının tedavisinde temel taşlarındandır. Yaşayarak alıştırma gibi davranışçı yöntemlerin eklendiği bilişsel yaklaşımın da bilişsel davranışçı psikoterapi kadar etkili olduğu bulunmuştur. Bilişsel davranışçı terapi hasta ile birlikte temizlik hastalığının belirtilerinin nasıl geliştiğini ve nasıl sürdüğünü açıklayan, hastaya özel bir tedavi planı oluşturur. Bu tedavi planında hastanın temizlik hastalığı belirtilerine zemin hazırladığı, hastalığı başlattığı ve hastalığı sürdürdüğü düşünülen etkenler, hastanın temel inançları, saplantıları, yorumları, bunların yol açtığı duygular, başa çıkma yöntemleri bulunur. Yaşayarak alıştırma yaparak hastanın bütün belirtilerini hafiften ağıra, kolaydan zora doğru bir listeye yerleştirilir ve bu sıraya göre hastayla alıştırmalar yapılır. Örneğin, elleri kirlenecek diye bir yere dokunmayacak birine önce kolay dokunabileceği şeylere dokunma; el yıkamayı artan sürelerle erteleme; el yıkama sürelerini ve sayılarını giderek azaltma alıştırmaları yapılır.
Temizlik takıntısından kurtulmak kolay olmayabilir ama kesinlikle mümkündür. Bu, yalnızca semptomları bastırmak değil, aynı zamanda düşünce kalıplarını değiştirmek anlamına gelir. Psikolojik destek bu süreçte en büyük yardımcınızdır.
Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), OKB ve temizlik takıntısının en etkili tedavi yöntemlerinden biridir. Terapi sürecinde kişi, obsesyonlarını tanır ve bu düşüncelere neden olan kalıpları sorgular. Ardından, bu düşüncelere karşı sağlıklı davranışlar geliştirmeyi öğrenir. Terapistin rehberliğinde güvenli bir şekilde “kirli” olduğunu düşündüğü yüzeylerle temasa geçmeyi deneyebilir. Zamanla kaygı azalır ve özgüven artar.
Günümüzde özellikle gençler için terapiye ulaşmanın en kolay yolu online terapidir. Kendi odanızın güvenliğinde, ekran başında bir uzmanla konuşmak hem konforlu hem de etkilidir. Haftalık görüşmelerle hayatınızda gözle görülür bir değişim başlayabilir.
Online terapi hakkında detaylı bilgi alın
Titizlik, kontrol edilemediğinde ve yaşam kalitesini etkilediğinde bir psikolojik soruna dönüşebilir. Bu noktada “titizlik hastalığı” da tıpkı temizlik takıntısı gibi tedavi edilmesi gereken bir durum halini alır. Neyse ki, hem psikoterapi hem de bazı durumlarda ilaç tedavisi ile bu döngü kırılabilir.
Eğer obsesyonlar (zorlayıcı düşünceler) çok yoğun ve kişinin günlük yaşamını ciddi anlamda bozuyorsa, psikiyatristler antidepresan ilaçlar reçete edebilir. Bu ilaçlar beynin serotonin dengesini düzenleyerek obsesif düşüncelerin şiddetini azaltabilir. Elbette bu, terapinin yerini tutmaz; ancak terapiye destek olarak fayda sağlayabilir.
İlaç tedavisine başlanmadan önce bir psikiyatri uzmanıyla değerlendirme yapılması önemlidir. Kendi başınıza ilaç kullanmaya çalışmak hem etkisiz hem de tehlikeli olabilir.
Terapi sürecini desteklemek için bazı alışkanlıklar geliştirilebilir:
Sağlık Bakanlığı'nın OKB bilgilendirme sayfası üzerinden devlet destekli kaynaklara da ulaşabilirsiniz.
Eşinize karşı yargılayıcı olmadan yaklaşın, davranışlarının kaynağında kaygı olabileceğini unutmayın. Onu bir uzmandan destek almaya teşvik edin ve bu süreçte yanında olduğunuzu hissettirin.
Evet, temizlik takıntısı yalnızca kadınlara özgü değildir. Erkeklerde de OKB kapsamında temizlik hastalığı görülebilir. Toplumsal beklentiler nedeniyle erkekler bu durumu ifade etmekte daha çekingen olabilir.
Genellikle yoğun stres, kaygı, travma sonrası ya da çocuklukta katı hijyen alışkanlıklarıyla başlar. Zamanla bu temizlik davranışları tekrarlayıcı hale gelir ve kişinin hayatını yönetmeye başlar.